Değerli dostlar! Geçtiğimiz çarşamba akşamı eve geldim, akşam namazı, yatsı namazı derken, o da nesi kapıdaki sadık bekçim kangal başladı sert sert havlamaya " Allah, Allah CC. bu sesler hiç de hayra alamet değil “deyip pencereden dışarı baktım ki ne göreyim bizim kangal kapıya gelen bir davetsiz misafiri kovalıyor. Bu arada bizim cennetlik te "ne oluyor" deyip kapıyı açtı. Kapı açılır açılmaz, davetsiz misafir eve daldı. "Eyvah bu çoktandır görmediğim görmek te istemediğim "Grip" "Aman" demeye kalmadı adı batasıca soyha" geldi tamda göğsüme oturdu. Bende başladı öksürük nefes darlığı, nerde ise boğulacağım. Hemen Cennetliğe seslenmeyeyim. "Hanım çabuk gribi kovma mühimmatlarını getir"
Neyse lafı uzatmayalım; Hemen limon, ıhlamur, zerdeçal, tarçın, kara biber ve acı pul biberden ve halis şekersiz arı balından oluşan malzemeler hemen geldi. Bir demlik te kaynadı, demlendi. Be bu mühim matlarla yaptığım mermilerle başladım başladım ateş etmeye, ben ateş ettikçe adı batasıca grip sağa sola manevra yapıp mermilerden sıyrılmaya çalıyor. Eh bizde ihtiyarlık da var ara da sırada ıskalasak da yine de çoğunluğunu isabet ettiriyorum. Karavana atışlara yanmıyorum soyhanın her karavana atışımda bana sırıtıp " gördünmü moruk" demesine kızıyorum. Emme içimden de "Ulan soyha gemi o kadar batmaz ki sandal kadar gözükmesin. Bende Süleyman pehlivan isem senin ananı ağlatacağım" deyip atışlara devam ediyorum.. Akşam gece yarısına doğru grip pes etti ve defolup gitti. Bende Yaradana şükrederek bu çatışmanın hesabını yaptım fatura biraz kabarık ama olsun onu da kovdum ya yine erkeklik bende kaldı. Ha masafımı merak ediyorsanız üç kilo limon 45 TL. Yarım kilo bal 200 TL. etti mi 245 TL. Tabi, Tarçın, zerdeçal ıhlamur 100 TL de onları diyelim toplam 345 TL ye mal oldu. Birde beni siz değerli dostlarımdan bir kaç gün uzak bıraktı.
Bugünden itibaren "Şükür bizleri kavuşturan Yaradana" deyip
İnşallah birlikte olmaya devam edeceğiz. Her ne kadar sürç i lisan ettikse affola; Selam ve dua ile kalın sağlıcakla.