Âşûrâ günü; Peygamberlerin zafer ve zulümlerden kurtuluş günü…
Bugün peygamberlerin tövbelerin kabul olunduğu gün…
Bugün Firavunların helâk olduğu gün…
ÂŞÛRÂ günü;
- Nice peygamberlerin zafer veya zulümden kurtuluş günü olduğu gibi günümüzde Müslümanların da dert ve sıkıntılardan kurtulmaları için bir fırsat günüdür…
- Herhangi bir maddî ve manevî belâ ve musibetle imtihan olurken muzdarip olanlar için ÂŞÛRÂ günü; belâ ve musibetlerden kurtuluş için bir fırsattır.
ÂŞÛRÂ günü;
- Ehl-i Beyt ve mensuplarıyla Yezîdleri tanıma günüdür…
- Ehl-i Beyt mensuplarıyla kucaklaşma ve muhabbet, Yezîdlere de muhalefet ve nefret günüdür…
- Tövbe ve dua günüdür.
10 Muharrem; Hz. Ali'nin oğlu ve Hz. Peygamber'in (s.a.v.) sevgili torunu, bütün müminlerin göz nuru Hz. Hüseyin’in Kerbelâ'da beraberindeki 72 sadık arkadaşlarıyla birlikte feci şekilde Yezîd tarafından şehit edildiği gündür…
ÂŞÛRÂ günü;
- Kerbelâ’yı anlama günüdür.
Kerbelâ’yı anlamak;
- Hz. Hüseyin’i, Hz. Aliyyü’l-Murtaza’yı, Hz. Fatımatu’z-Zehra’yı tanımak ve anlamaktır. Onlar gibi yaşamak, onlar gibi zalime, zulme ve haksızlığa karşı çıkmak, onlar gibi yezîdlerle mücadele etmek demektir…
- Hakkın yanında, hakikatin yolunda olmak demektir…
Hz. Hüseyin ile Ehl-i Beyt’in ve onların yolunda gidenlerin yanında saf tutmak,
Yezid ve Yezid gibilerin karşısında durmak demektir.
Kerbelâ’yı anlamak; Hz. Hüseyin ve arkadaşlarının, uğruna canlarını verdikleri yolun Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v)’nın yolu, Kur’an’ın yolu olduğunu bilmek demektir.
*
Hz. Hüseyin’in şehit edilişi zerre imanı olan her mümini dilhûn eder… O günü hatırlayınca hüzünlenir, şehit eden zalimlere lanet okuruz…
Lâkin “o gün yas tutup dövünmenin” cahiliye adetlerinden çirkin bir bidat olduğunu da biliriz ve yas tutup dövünmekten uzak dururuz…
10 Muharrem, âşûra günü, Yahudilerin de orucu ihmal etmediği bir gündür...
Âşûrâ günü (10 Muharrem’de) oruç tutma sünnetini ihya etmek isteyen Müslümanlar, sadece onuncu günü değil, Yahudilere muhalefet etmek adına ya 9 ve 10, ya da 9-10-11, yahut 10 ve 11’inci günleri (en az iki gün) oruç tutma hassasiyeti gösterirler…
Ne mutlu bu hassasiyeti gösteren Müslümanlara!..
Merhum Ahmed Yaşar Hocaefendi bir Âşûrâ günü münasebetiyle yaptığı sohbetinde buyuruyorlar ki:
- “Âşûrâ gününde, gelecek yılımızda, mübarek gece ve günlerimizde neler yapacağınızı” sormak isterseniz...
Cevaben deriz ki:
- Bir kötü alışkanlığı terk etmeye karar verin ve verdiğiniz o kararı uygulayın.”
*
Resûlullah (s.a.v) Efendimiz bir hadisi şerifinde şöyle buyurmaktadır: "Allah Teâlâ’dan (c.c) korkarak zerre kadar bir kötülüğü terk eden kişi, görünen insanlar ve görünmeyen varlıkların yapmış olduğu bütün nafile ibadetlerden daha çok sevap kazanır.”
Bu değişmez bir hakikattir.
*
Ey kederleri gideren, gamları açan! Ey mazlumun duâsını kabul eden, ey Kerem sahibi Allah’ım! Âşûrâ günümüzü mübarek eyle… Muharrem ayı ve Âşure gününü ülkemiz ve milletimiz için, bütün İslâm ve insanlık âlemi için hayırlara, tövbelerimizin kabul olunmasına, hastalıklarımızın şifa bulmasına, sıkıntılarımızdan kurtuluşa, günümüz yezidlerinin şerlerinden emin olunmasına vesile eyle, dualarımızı kabul eyle!..
Ey çaresizlere çare, ümitsizlere ümit olan Allah’ım! Gelecek günlerimizde kötü alışkanlıklarımızı terk etme kararını vererek iyi alışkanlıkları hayatımıza aktarmayı cümlemize nasip ve müyesser eyle!..
Ey Allah’ım! Kötü alışkanlık ve ahlâk sahiplerinin Nuh tufanında helâk olup, güzel ahlâk sahiplerinin sâlih ameller işleyerek hayatlarını devam ettirdikleri gibi; bizlere de güzel ahlâk üzere yaşama karar ve azmini nasip eyle!.. İyi alışkanlıklarla yaşama kararı verip gemiye binenlere “Nuh’un üzerine selâmet olsun” buyurduğun gibi selâmete erenlerden olmayı da cümlemize nasip eyle!
"Her kim Âşûrâ Gününde ailesine ve ev halkına ikramda bulunursa, Cenâb-ı Hak da senenin tamamında onun rızkına bereket ve genişlik ihsan eder." (et-Tergîb ve't-Terhîb, 2:116)
Aşure; yalnız başına yenilen bir yemek ya da tatlı değildir. Sosyal yardımlaşmanın en «tatlı» örneklerinden biri olan Aşure, insanî boyutuyla birlikte, inançla takviyeli soylu bir gelenektir…
Aşure yemeğinin; içinde çok değişik tahıl ve meyveleri uyumla barındırması, bunların aynı kazanda birlikte kaynayıp, kendi özelliklerinden hiçbir şey yitirmeden, topluca aynı tad üzerinde birleşmiş olmaları birlik ve dirliği sembolize eder… Onun konu komşuya dağıtılması ise, sosyal dayanışmanın, paylaşmanın ve dostluğun gönül lisanındaki ifadesidir…
Nefretin sevgiye, nobranlığın saygıya, hoyratlığın en güzel duyguya dönüşmesi diler;
Aşure günümüz hayırlar ve bereketler getirsin...
Aşure gününüzü kutlarım.