2-8 Kasım LÖSEMİLİ Çocuklar Haftası dolayısıyla Türkiye’nin birçok ilinde olduğu gibi Ordu’da LÖSEV ile turuncuya büründü.
LÖSEV Halkla İlişkiler Proje Sorumlu Betül Akın, birlikte iyileşmenin mümkün olduğunu ifade ederek, LÖSEV hakkında şu açıklamalarda bulundu;
“LÖSEV (Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfı) 8 Kasım 1998 yılında kurucu Başkan Pediatrik Hematolog- Onkolog Doktor Üstün Ezer ve arkadaşları tarafından kurulmuş bir sağlık vakfıydı. O dönemde löseminin iyileşme oranı %20'lerdeydi. Çocuklarımız yalnızca lösemiden değil, düzgün mekan koşullarında tedavilerine devam edememeleri, dengeli ve düzenli beslenememelerinden dolayı ne yazık ki hayatlarını kaybetmekteydiler. Ancak LÖSEV'in kurulmasıyla beraber bizler binlerce çocuğumuzun hayatına dokunarak bu zorlu mücadeleyi birlikte aşıyor ve birlikte iyileşiyoruz. Bugün LÖSEV'in kendi hastanesi olan LÖSANTE hastanemizde lösemi hastalığının tedavi oranı %92 üzerindedir. Çeyrek asrımızı tamamlamış olduğumuz 25. yılımızda bu oranı %100 yaparak birlikte iyileşmeyi mümkün kılmak temel hedefimiz.”
MÜCADELELERİNE ORTAK OLUYORLAR
Bir masa ve bir sandalye ile bu yola çıktıklarını söyleyen Akın, “Bu yolda yalnızca lösemili çocuklarımız değil son 12 yıldır artan kanser vakaları sebebiyle kan ve kanser hastası tüm yetişkin hastalarımıza desteklerimizi iletmeye devam etmekteyiz. Tanısı, yaşı fark etmeksizin tüm kanser hastalarının mücadelesine ortak olarak birlikte iyileşiyoruz.” dedi
Türkiye genelinde 75 bin kayıtlı hastaya destek sağladıklarını ifade eden Betül Akın, “9 şehirde bulunan irtibat ofislerimiz sayesinde Türkiye'nin en ücra noktasında ki hastamızın dahi elini tutabiliyor ve desteklerimizi iletiyoruz. Ayni, nakdi, sosyal, psikolojik ve eğitim destekleri ile hastamızın ihtiyaçlarını karşılamaktayız. Yalnızca hastamız değil ailesiyle birlikte bir bütün olarak ele alıp desteklerimizi iletiyoruz. Çünkü hastalık yalnızca kişisel bir etki alanı sunmayıp aile de bu durumdan etkileniyor. Moral ve motivasyonun yüksek tutulması kanser hastalığı için çok önemli bir etken.” diye konuştu.
KAMPANYALAR
LÖSEV'in 4 önemli kampanya süreci olduğunu söyleyen LÖSEV Halkla İlişkiler Proje Sorumlu Betül Akın, bu süreçten bahsettiği açıklamalar;
“Bunlardan ilki Önce Çocuklar İyileşsin diyerek yürüttüğümüz Ramazan Kampanya sürecimizdir. Zekat, filtre ve koli bağışlarımız ile hastalarımızın bir yıllık gıda desteklerini karşılarken Her Kurban Lösemili Çocuklara Can sloganımız ile vekaleten kurban bağışlarını almaktayız. Böylece hastalarımızın 1 yıllık kırmızı et ihtiyacını karşılıyoruz. Bağışıklık sistemleri düşük olduğu ve bu protein ihtiyacını en iyi et ve et ürünlerinden karşıladıkları için her ay et desteği sağlamaktayız.
İzmir Seferihisar'da yetiştirdiğimiz doğal satsuma mandalinaları ile hem hastalarımıza doğal ve organik besin desteği sağlıyor hem de satsuma mandalinalarımızın kurumsal satışı ile lösemili çocuklarımızın tedavilerine destek sağlamış oluyoruz.
Şu an içinde bulunduğumuz 2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftası lösemili çocukların zorlu mücadelesine dikkat çekmeyi amaçlayan bir haftadır. LÖSEV'in Türkiye'ye armağan etmiş olduğu bu haftada sloganımız Sevgi, iyilik ve umut dolu mücadelemizde biz kazanacağız.
Tüm Türkiye'de ki okullarımızı, üniversitelerimizi, kurumlarımızı, sokak/cadde kısaca insanın olduğu her yeri turuncuya boyamaktayız. Turuncu umut ve dayanışmanın canlı bir simgesi, çocukluk çağı lösemi hastalığının rengi turuncu ile anılmaktadır. Lösemili çocuklarımızın yaşam mücadelesinde onların yanlarında olduğumuzu belli etmek için belki bir kurdele belki bir fular ya da üzerinizde taşıyacağınız herhangi bir turuncu nesne ile bu farkındalığa sizler de katılıp, turuncu iyilik zincirine bir halka daha ekleyebilirsiniz. Sosyal medya hesaplarınızda #bizkazanacağızlösev etiketi ile paylaşım yaparak da çevrenizdeki insanlara bu farkındalığı ulaştırabilirsiniz.” şeklinde oldu.
“BİRLİKTE OLDUĞUMUZ KADAR BÜYÜK VE GÜÇLÜYÜZ”
Betül Akın, “Bu 25. yılımızda iyiliğin, umudun ve sevginin artarak çoğalmasını temenni ediyoruz. Hayatına dokunamadığımız, ulaşamadığımız bir çocuk ve yetişkin kanser hastamız kalmayana dek de bu mücadeleyi devam ettireceğiz. Ve sonunda mutlaka biz kazanacağız.” ifadeleriyle açıklamasına son verdi.
Haber: Yeşim Durkut/Ordu Yeni Dönem Gazetesi
