Sabah uyandığınızda pencerenizden süzülen güneş ışığı yüzünüzü aydınlatır. İçinizi tatlı bir mutluluk kaplar; yeni bir gün, yeni bir başlangıç! Henüz o an, günün tüm potansiyelini ve getireceklerini bilemezsiniz. Belki de bir gün içinde, insanın hissedebileceği her duyguyu yaşayabileceğinizi tahmin bile etmezsiniz. Peki bu mümkün mü? Gelin bir düşünelim.
Sabah kahvenizi içerken aldığınız bir telefonla heyecan dolabilirsiniz. Uzun zamandır beklediğiniz bir fırsat kapınızı çalmış olabilir. Ancak birkaç saat sonra, iş yerindeki bir tartışma moralinizi altüst edebilir. Sadece birkaç kelimeyle başlayan bir anlaşmazlık, sizi öfke ve hayal kırıklığıyla yüz yüze bırakabilir.
Öğle saatlerinde bir arkadaşınızla yemek yerken kahkahalar havada uçuşur. Hayatın ne kadar güzel olduğunu bir kez daha fark edersiniz. Fakat bu mutluluğun yerini kısa süre sonra trafik sıkışıklığında yaşadığınız stres alabilir. Her şeyin kontrolünüz dışında olduğunu düşündüğünüz o anlarda kendinizi çaresiz hissetmek kaçınılmazdır.
Akşamüstü belki bir haber alırsınız: Sevdiğiniz birinin hastalandığını öğrenmek gibi. Bir anda içinize bir korku düşer. Hayatın ne kadar kırılgan olduğunu hatırlarsınız. O ana kadar büyük gibi görünen dertleriniz bir anda anlamsızlaşır. Belki de o an gözleriniz dolacak kadar hüzünlenirsiniz.
Ama sonra bir şey olur. Eve dönerken gökyüzündeki gün batımının büyüsüne kapılırsınız. Gökyüzü turuncu ve pembenin dans ettiği bir tablo gibidir. O an, tüm sıkıntılarınızı unutur, evrenin muazzamlığına hayran kalırsınız. Huzur dolarsınız.
Gece yatağınıza uzandığınızda ise günün tüm karmaşası zihninizde yeniden canlanır. Pişmanlıklar, umutlar ve hayaller arasında gidip gelirsiniz. Belki bir damla gözyaşı dökersiniz, belki yüzünüzde bir tebessümle uykuya dalarsınız.
Hayat, duyguların hızlı bir akışıdır ve bazen sadece bir günde bile tüm renklerini bize gösterebilir. Mutluluk, üzüntü, korku, öfke, heyecan, huzur… Hepsi bir arada, tıpkı bir orkestra gibi, yaşam senfonisini oluşturur.
Bir günde bütün duyguları yaşayabilir misiniz? Elbette yaşayabilirsiniz. Hayatın güzelliği de tam burada gizlidir. Her duygu, insan olmanın bir parçasıdır ve bizi biz yapar. Önemli olan, bu duyguların hepsini kabul etmek ve her birini yaşamın eşsiz bir hediyesi olarak görmektir. Çünkü her karanlık duygunun ardında yeni bir ışık saklıdır.
Belki de bu yüzden, her yeni güne büyük bir merak ve şükranla başlamalıyız. Kimbilir, belki bugün yine bütün duyguları yaşayacağınız bir gün olacak...