Eûzü Billâhi, Mineş’Şeytânir’Racîm; Bismillâhir’Rahmânir’Rahîm:

Kovulmuş şeytanın şerrinden Allâh’a sığınırım.

Rahman ve Rahîm olan Allâh’ın adıyla başlarım.

Mâlum, Cenâb-ı Hakk’ın ilk emri okudur. Ancak burada Rabbimiz Teâlâ, “OKU” derken “İKRA’” emrinin devâmında; (B’İSMİ RABBİK’ELLEZÎ HALAK(A): Seni yaratan Rabbinin adıyla) diye buyurmuştur.

Demek ki, OKU emrini yerine getirmeye başlarken olduğu gibi, her hayırlı işe de Allâh’ın adını anarak, yâni BESMELE ile başlamak lâzımdır.

Ki Efendimiz (SAV) de bu konudaki birçok hadislerinden birinde; “BESMELE HER HAYRIN BAŞIDIR” buyurmuştur.

Değerli dostlar; sâdece Besmele değil, HAMDELE de var; yâni ELHAMDÜLİLLÂH demek. Bakınız ilk sûre AÇILIŞ, yâni FÂTİHA, Besmele’den sonra ELHAMDÜLİLLÂHİ RABBİL’ÂLEMÎN: (Hamd’olsun Âlemlerin Rabbine)diye başlıyor

Kur’ân, ALLÂH’A HAMD ile başlarken, son sûre NÂS da, MİNEL’CİNNETİ VEN’NÂS . (Gerek cinlerden, gerek insanlardan olan şeytanın şerrinden) Allâh’a sığınmakla bitiyor. Yâni, duâ ve Allâh’a sığınmak, O’nu anmak, zikr’etmek, şükretmek önemli.

Bir de SALVELE var. Yeri geldi, hatırlatalım istedik. Hepsi de önemli; hatırlamak, hatırlatmak, hatırlanmak! Biz Allâh’ı hatırlayalım ki, katında hatırımız olsun, hatırlatalım ki, Rabbimiz hayırlı olanlara bizi hatırlatsın da biz de hayırla, hayırlılarla anılalım, onlara katılalım. Sâlihler nezdinde hatırlanalım, unutulmayalım inşâllâh.

SALVELE de, âlemlere rahmet, biricik önder ve örneğimiz Peygâmberimiz Hz. Muhammed (SAV) i anmak, duâ etmek; O’na olan sevgi ve bağlılığımızı sık sık salavât getirmek suretiyle ortaya koymak. Hiç olmazsa adı anılınca (Sallallâhu Aleyhi Vesellem) demek. Şefaat Yâ Resûlallâh demek. Salli-Bârik duâları birer salavattır meselâ. Terâvih aralarında sesli okuduklarımız da öyle.

Allâh’ın kullarını dâveti, Peygâmber (SAV) in hâtırası olan Ezan okunurken kulak verip adı geçtiğinde, Rabbim bizi Efendimizle cennetinde buluştur deyip kâlbî bağlılığı dille telâffuz etmek.

Kısaca dostlar, hani ne der bir türkümüzde; SEVENLER SEVDİĞİNİ GECE-GÜNDÜZ SAYIKLAR. Bizler de, Allâh’a ve Rasûlüne sevgimizi, hiç olmazsa HAMDELE ve SALVELE ile seslendirmeliyiz. Bunlar çok kolay, ama bir o kadar da çok sevaplı anma cümleleridir. Bunları her yerde rahatlıkla söyleyebilriz.

Biz bunu, BAHR-İ SEVDÂ isimli şiir kitabımızın ilk başında şiir olarak şöyle ifâdelendirdik.

BAŞLARKEN

Hayr’a hayırla başla, BESMELE’yi unutma

Hamdet Yüce Allâh’a, HAMDELE’yi unutma

Âlemlere rahmettir, Yüce Peygâmberimiz;

Salât ü Selâm getir; SALVELE’yi unutma!...

Değerli dostlar. Zaman içerisinde daha iyi tanışacağız inşâllâh. Sonuna geldiğimiz, benim birçok bakımdan çok sevdiğim Hazîran, son olarak Yeni Dönem ayı da oldu bizim için çok şükür. Yeni Dönem’le gerçekten yeni bir dönem, yeni bir uslûp, iklim ve heyecan başlıyor benim için. Gerek gazete, gerek okurlar olarak sizlerle buluşmaktan mutluyum.

Gazete sâhipleri ve çalışanlarıyla daha önce görüştük. Yakın alâkayla karşıladılar. Yazı teklifinde bulundular. Çok teşekkür ediyorum. Köy-çarşı, dut-kiraz, bugün-yarın derken bayağı zaman geçti. Belki onlar unuttular ama ben her gün her gün bu ânın beklenti, düşünce ve heyecanını yaşadım. Bu güne çok şükür. Başlayabildik ya, arada geçen süreci de telâfî ederiz inşâllâh.

Diğer yandan, aslında elbette unutmadık ama, Besmele konusunu bir türlü bitiremedik; çünkü bitmez. Zâten, fırsat düştükçe yine değinmeye çalışacağız inşâllâh; çünkü Besmelesiz işin hayrı olmaz. Tamam ama, yine de SELÂMI DA UNUTMAYACAĞIZ.

Derken, mâlum bizde selâm, sâdece buluşurken değil, ayrılırken de verilir. O hâlde; inşâllâh hep birlikte nice güzel vesîlelerle burada tekrar tekrar buluşmak üzere, berâberce YENİ DÖNEM hayırlı, mübârek olsun; ES’SELÂMÜ ALEYKÜM VE RAHMETULLÂHİ ve BERAKÂTÜH; cümleye sevgiler, saygılar wes’selâm…