Perşembe, Cumâ günümüz, tatilin sağladığı imkân bağlamında sıla-i rahim eksenli seyâhat ve ziyâretlerle geçti. Elhamdülillâh, oldukça da bereketlere wesîle teşkil etti. En azından bir cumâyı çok güzel konum ve şekilde bir câmide, CANİK, Toptepe/ Koru mevkii MEŞE CÂMİİ'nde kılmak nasîp oldu.
HEM SEYÂHAT, HEM MEKÂNET
Seyâhatin doğal feyizlerinden ayrı olarak bulunduğumuz çevre, mahal ve ortamın da tesirleriyle ilham bereketi de hâsıl olmuş olmalı ki duygular coşmuş. İşte bunun mahsûlü iki şiirle karşınızdayız bugün.
"İÇİMDEKİ SAZLAR BAŞKA, SÖZ BAŞKA"
Diyeceksiniz ki; giriş güzel, tasvir edilen manzara da ama, şiir hiç te öyle değil; olumsuzluklardan söz ediyor. Tıpkı Yıldırım Gürses'in şarkısındaki gibi.
YILDIRIM GÜRSES'TEN, MIZRAP HÜRSESE
Ama, belki de insan böyle lütuf ve güzellikleri görünce, bunlara ters vaka ce tezâhürlere saha bir tepkili oluyor ya da dünyâ herkese yeterken bu onu cehenneme çevirme gayretlerine bir anlam veremeyip, saz olmayınca basıyor sözün teline ve de mızrabını gönül sazının tellerine vuruyor. İşte buyrun; Aldı Nûrânî:
* Y AN G I N L A R D A Y I Z *
Dünyâmız tutuştu yangınlardayız
Edepsiz, hayâsız salgınlardayız
Azgında, tozgunda; çılgınlardayız
Yâ Rabbi; katından ibret ver bize
Olana-bitene hayret ver bize!...
*
Gözler kırpılmadan canlar yakılır
Tüm dünyâ seyirde; hissiz bakılır!
Hattâ, umûrsuzca ziller takılır
İntibâha Yâ Rabb, gayret ver bize
Olana-bitene hayret ver bize!...
*
Amerikasından tâ Asyasına
Koşuyor insanlık hâr gayyasına
Kimse birbirinin varmaz yasına
İnsanlık duygusu, hasret ver bize
Olana-bitene hayret ver bize...
*
İşte Los Angeles, son Kartalkaya
Çıkar, zulüm dört-nal; insanlık yaya
Kalıplar mermerken; kâlpler de kaya
Hakkı önceleyen fikret ver bize
İdrâk ver, imkân ver, kuvvet ver bize...
*
Herkesin bir kâlbi, vicdânı olsun
Düşmüşe yardımı, cüzdânı olsun
Tefekkür ettiği zindânı olsun;
Akıl ver, fikir ver; haşyet ver bize
Olana-bitene hayret ver bize!...
*
Nûrânî muzdarip karanlıklardan
Harâbiyetlerden, viranlıklardan
Yalandan-dolandan, çiyanlıklardan;
İttihat, Uhuvvet; kudret ver bize
Kötülere karşı nusret ver bize!...
*
Geldik gidiyoruz insan olalım
Hakk'ın gösterdiği yolu bulalım
Emrine uyalım, mutlu kalalım
Dünyâda-ukbâda devlet ver bize
Cennet'e, Cemâl'e cevlet ver bize...
*
Muvaffak kıl hem gâyeye vuslata
Eriştir yakışan her bir haslete
Bırakma dostlarla, yârla hasrete
Câr-ı Âlemlere Rahmet ver bize;
Dünyâda-ukbâda devlet ver bize...
[23.01.2025 Korutepe/Canik/SAMSUN]
ŞEHİR GÜZEL, KORU GÜZEL; YA HİKÂYE?!
İnsan şöyle bakınca ister-isremez birşeyleri sorguluyor. Bu güzel manzarada, BİR GÜZEL plâtoda bize düşen ne? Ya da; biz bu güzelliğin neresindeyiz? Oldumolası mıyız, yoksa bir rol üzere miyiz? Eğer rolse; farkında mıyız? Veyâ rolümüzün neresindeyiz? Bu çerçevede varoluş hikâyemizi kurcalayan mısrâlarla karşınızdayız şimdi de; hadi bakalım:
**** H İ K Â Y E - T ****
Nasıl geldik bu günlere
Nice geçti kaç nice yıl?
Kaçında hissiyâtın var;
Kaçında egemen akıl?
*
Her bir hayât bir hikâye
Hikâyeden nedir gâye?
Rolü farket, o sermâye
Her bir sanat ister şekil!
*
Ömür dediğin âheste
Derken geçmiş bir nefeste
Nefis denilen kafeste
Akıl işi mi; git çakıl?
*
Kulluk kulun hürriyeti
Âyet ister; riâyeti
Sürç'eyleme şikâyeti
Hakîkât için yan-yakıl!
*
Kitabını güzel belle
Dersini iyi ezberle
Selim dostlar, has rehberle
Sâlih kişilerle takıl!
*
Hayât özge hikâyettir
Özü Hakk'a riâyettir
Sanma aslâ şikâyettir
Böyle der nakil, hem akıl...
*
Yâ Rabbi, lûtfet; lâ-cerem
Cümlemize eyle kerem
Nûrânî kulunum, derem;
Dü-cihânda bahtiyâr kıl...
[24.1.25 Korutepe/CANİK/samsun]
ŞAM'DAN GAZZE'YE, DÜNYÂ'DAN UKBÂ'YA
Bugünlük te bu kadar. İnşâllâh istifâdeli olmuştur. Bilwesîle, Mîraç kandilinizi tebrik ediyor, Ramazan ve bayramla taçlanacak üç aylarımızı, afvımızı celbedecek kazanımlarla geçirme âgâhiyetini bizlere lûtfetmesi niyâzıyla Rabbimize yalvarıyor, Şam ve Gazze müjdelerinin coğrafyadan dünyâya, oradan da sonsuzluğa dek bizleri kuşatması dileğiyle cümleye sevgiler-saygılar sunuyoruz wes'selâm...