Mahmut Ataş, depremde iki iş yerinin yıkılmasıyla zor durumda kalmış olsa da, Malatya'daki doğduğu ve uzun yıllardır geçimini sağladığı şehre karşı bir vefa borcu hissetti. Bu sebeple, eski iş yerlerinin yerine bir baraka yaptırarak yeni iş yerini orada açtı ve depremzede esnaf olarak çalışmaya devam etti.

 Mahmut Ataş:
  "Şunu gördüm ki yılmamak lazım, çalışmak lazım. Bunun en büyük örnekleri de depremin ilk günleri enkazdan çıkarılan insanların hayata tutunması oldu"
  GÖKSEL CÜNEYT İĞDE/ABDULLAH ÖZKUL - Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'ta meydana gelen depremlerin yıkıma neden olduğu Malatya'da iki dükkanı ağır hasar alan esnaf, büyüdüğü ve 23 yıldır ekmeğini kazandığı kenti terk etmeyerek kendi imkanlarıyla oluşturduğu yeni iş yerinde hayat mücadelesine devam ediyor.
Memleketi Adıyaman'dan 47 yıl önce ailesiyle Malatya'ya yerleşen Mahmut Ataş'ın, Battalgazi ilçesi Şemsi Sokak'taki cep telefonu ve sarf malzemelerini sattığı iş yerleri depremde ağır hasar gördü.
52 yaşındaki Ataş, çocukluğunda yaşadığı şehirde meydana gelen deprem sonrasında hem anılarını hem de evini kaybetmişti. Ancak, bu zorlu dönemde bile ekmeğini kazandığı şehirden ayrılmak istemedi. Bir hafta önce, bir demirci arkadaşına iş yeri olarak kullanmak üzere borçlanarak bir baraka yaptırdı. Yıkılan iş yerinin yerine inşa ettiği bu barakada, yeni iş yerini açtı ve şehre karşı vefa borcunu ödemek için hem geçimini sağlıyor hem de satış yaparak hayatını sürdürüyor.


 "Enkazdan çıkarabildiğim mallarımı getirerek, böyle bir baraka oluşturdum"
Mahmut Ataş, AA muhabirine, yıllarca çalışarak elde ettiği emeğini 40 saniyede kaybettiğini söyledi.
Yaşanan büyük afete, maddi ve manevi kayıplarına rağmen hayata küsmediğini belirten Ataş, "Şunu gördüm ki yılmamak lazım, çalışmak lazım. Bunun en büyük örnekleri de depremin ilk günleri enkazdan çıkarılan insanların hayata tutunması oldu. Zaten ben azimli bir insandım ama onların da hayatta kalması bana güç verdi. 'Yeniden bir yerden başlamak gerekiyor' diye düşündüm. Enkazdan çıkarabildiğim mallarımı getirerek, böyle bir baraka oluşturdum. Hayatımıza devam ediyoruz." dedi.
Ataş, depremden sonra devlet ve milletin büyük bir dayanışma içerisinde yaraları sarmaya devam ettiğini vurgulayarak, kendisinin de yardım faaliyetlerine katılarak insanlara dokunmaya çalıştığını ifade etti.
Memleketi Adıyaman'da 150 akrabası hayatını kaybetti
Ataş, depremde doğduğu şehir Adıyaman'da 150 akrabasını kaybettiğini belirtti. Ancak, bu duruma rağmen ekmeğini kazandığı kentten ayrılmayı tercih etmedi. Özellikle son 15-20 gün içerisinde insanlar kendine geldikçe, bu şehrin ayakta kalabilmesi için esnaf olarak orada kalmaları gerektiğini düşündüler. Ataş, "İyi ki de düşünmüşüz, iyi ki de kalmışız." diyerek, bu kararın doğru olduğunu vurguladı.
Ataş, amacının sadece para kazanmak olmadığının altını çizerek, "Şu anda öyle bir durumdayız ki iletişim de su ve ekmek gibi artık. Olmazsa olmazlarımızdan bir tanesi. Şunu söyleyebilirim ki depremden önce 50 liraya sattığımız malı, şu anda 30 liraya satıyoruz. 100 liraya sattığımızı, 70'e satıyoruz yani karımızdan kısarak hem insanlara yardımcı oluyoruz hem de kendi evimizi geçindiriyoruz. Sonuçta hayat devam ediyor, bütün çabamızın amacı ayakta kalmak." dedi.