Seçim bölgesi Bursa’dan Togg’un "Kapadokya" rengi TX10 model akıllı cihazı ile Yalova'ya gelen Varank, kentin girişinde kalabalık bir vatandaş grubu tarafından karşılandı.

Togg’un meydanda bekleyen Yalovalıların yoğun ilgi nedeniyle ilerlemekte güçlük çektiği görüldü.

Ardından 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı'ndaki vatandaşlara hitap eden Varank, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde 21 yıldır ülkede taş üstüne taş koymanın, ülkeyi yatırımlarla, milleti hakkettikleri hizmetlerle buluşturmanın derdiyle mücadele ettiklerini söyledi.

Bu yolculukta işlerinin kolay olmadığını, yapmak istedikleri her işte, hayata geçirmek istedikleri her projede, yatırımda muhalefetin karşılarına dikildiğini ifade eden Varank, "Biz 'ak' dedik onlar 'kara' dedi. Biz 'büyük' dedik, onlar 'küçük' dedi ve onlarla bu mücadeleyi vererek bu noktalara geldik." dedi.

Dünyanın bir türbülanstan geçtiğini, ülkenin etrafının ateş çemberi olduğunu belirten Varank, "Bu ateş çemberinde, bu fırtınalı denizde, bu Türkiye gemisini tecrübesiyle, cesaretiyle, ülkeye verdikleriyle, fedakarlığıyla salimen yüzdürecek bir tane kaptan var. O da Recep Tayyip Erdoğan. Allah'ın izniyle onu kaptan köşküne oturtacağız." diye konuştu.

Togg'u vatandaşların bağrına bastığını anlatan Varank, şöyle devam etti:

"Ben dünyada herhangi bir otomobil projesine 'Allah devletimize zeval vermesin' dediklerini hiç tahmin etmiyorum. Bizim milletimiz bu aracı gördüğünde "Allah devletimize zeval vermesin" diyor. Neden biliyor musunuz. Çünkü bizi yıllarca ezdiler, örselediler. Bize dediler ki 'biz yapamayız, biz beceremeyiz.' 'Bunun hazırı varken biz niye uğraşıyoruz.' 'Biz daha güzelini yurt dışından hazır alırız.' Ama Recep Tayyip Erdoğan diye bir lider çıktı ve dedi ki 'Türk isterse en güzelini yapar, en başarılısını yapar.' Vatandaşımız Türkiye'nin otomobiline baktığında bu başarıyı görüyor, bu gururu görüyor. istediğimizde bir ve beraber olduğumuzda neyi başaracağımızı görüyor. Onun için bu yola devam etmemiz lazım. Hep birlikte Türkiye yüzyılını inşa etmeye devam etmemiz lazım."

Karşılarında bir yıkım ekibi olduğunu vurgulayan Varank, şunları söyledi:

"Bu yıkım ekibi, iktidar hasretiyle öyle bir yanıp tutuşuyor ki çok kirli pazarlıkların içerisinde. Yaşı müsait olanlar hatırlar, bu ülkede koalisyonlar vardır. Sana 2 bakanlık vereyim, 3 milletvekilini transfer edeyim, hükümeti kurayım, ben yoluma bakayım. Bu zamanları biz bu ülkede yaşadık. Koalisyonları yaşadık, krizleri yaşadık. Şimdi çıkmışlar diyorlar ki 'biz bu ülkeye tekrar koalisyon vadediyoruz.' Bakınız bu altılı masada bir hanımefendi vardı. Masadan kalktı masaya 'kumar masası, kumpas masası' dedi. Şimdi tekrar masaya döndü masanın faziletlerini anlatıyor. Diyor ki 'bu ülkede en müreffeh, en mutlu zamanlar koalisyon dönemleriydi.' Ya sen bizim aklımızda alay mı ediyorsun. Biz o koalisyon dönemlerini yaşadık. O kıtlık dönemlerini yaşadık, o yokluk dönemlerini yaşadık. Hastane kapılarında bizim vatandaşlarımızın süründüğü dönemleri yaşadık. Daha da önemlisi senin İçişleri Bakanı olduğun dönemde bu ülkede terör kol geziyordu. Bizim karakollarımız saatlerce Güneydoğu'da bombalanıyordu. Biz bir tane helikopter kaldırıp mücadele edemiyorduk. Belki kendisi sırça köşkünde mutlu yaşıyordu ama bu millet koalisyonlardan çekiyordu. Bu koalisyon anlayışına, eski Türkiye'ye bu ülkeyi mahkum etmememiz lazım."

14 Mayıs'ta Türkiye'nin önünde farklı bir pencerenin açılacağını dile getiren Varank, "14 Mayıs'ta biz evelallah eski Türkiye kalıntılarını, bu koalisyon meraklılarını tarihin çöplüğüne gönderirsek Türkiye çok farklı bir yüzyıla uyanacak." diye konuştu.

Muhalefetin terör örgütleriyle pazarlık yaptığını söyleyen Varank, şöyle konuştu:

"Bu kirli pazarlıkları sadece şu anda kendi aralarında yapmıyorlar. Bu kirli pazarlıkları, iktidar sevdasıyla o kadar ileriye taşıdılar ki şu an terör örgütleriyle pazarlık yapıyorlar. Kandil'deki PKK'nın sözde liderleri her gün açıklama yapıyor. Ne diyorlar. '14 Mayıs'tan sonra İmralı'daki tecridi bitireceğiz' diyorlar. '14 Mayıs'tan sonra hapishanedeki bütün teröristleri dışarı çıkaracağız' diyorlar. '14 Mayıs'tan sonra özerkliği getireceğiz' diyorlar. Peki bu cesareti nereden buluyor, kime güvenip bunu konuşuyorlar? Kılıçdaroğlu'na güvenip konuşuyorlar. İşte aralarındaki pazarlıklar bu boyutta. Sadece bir tane terör örgütüyle değil FETÖ'yle de pazarlık yapıyorlar. FETÖ'cüler her gün açıklama yapıyor. Ne diyorlar. '14 Mayıs'tan sonra Türkiye'ye döneceğiz' diyorlar. 'KHK'lıları bu ülkede askeri, polisi, adliyenin içerisindeki teröristleri tekrar görevlerine iade edeceğiz' diyorlar. Peki bu cesareti nereden buluyorlar, Kılıçdaroğlu'ndan buluyorlar. Bizim teröristlere müsaade etmememiz lazım. Terör örgütlerinin bu ülkede borusunu öttürmesine müsaade etmememiz lazım. İşte onun için bu kader seçiminde çok dikkatli olacağız. Allah'ın izniyle 14 Mayıs'ta yine bu meydana geleceğiz, zafer kutlamamızı yapacağız. Türkiye yüzyılının bayramını kutlayacağız."

Programa AK Parti Yalova milletvekilleri Ahmet Büyükgümüş ve Meliha Akyol ile Yalova Belediye Başkanı Mustafa Tutuk da katıldı.