Mâlum, Ordu Proje İmam-Hatip'te yapılan müdür değişikliği üzerine koparılan bir vâveylâ var. Meselenin, günümüz bürokrasi ve siyâsetini okumamız açısından öğretici tarafları çok; bundan dolayı konuyu biraz irdeliyoruz. Bu meyânda sosyâl medyamızda heyecanlı yazışmalar devam ediyor. 

Öyle ya, ortada çok mühim bir mesele var! Bir okulun müdürü değişti! Birileri bunu çok yakından hissetti! Halkın, milletin, kamuoyunun hiç haberi bile yok belki. Hattâ belki müdür beyin de pek umurunda olmasa bile birileri bunun üzerinden birilerini karalama peşinde. Onun için heyecan dorukta. Bugün de aynı mevzûya devam ediyoruz.
Dünkü yazıyı hatırlayın. Son paylaşımı şöyleydi Mert ve Yetgin kişinin:
MÜDÜR BEYE KUMPAS MI?
Mert YetginMaarif Ordu'su yazdıklarınızı okudum Eksiği var fazlası yok.Bende Nuri Kahraman hocamı tanırım hiç alakası olmadığı halde neden bu kadar açıklama yapmak zorunda kalmış hayret verici. Yoksa onunda tanıdığı birilerimi bu kumpası kurdu müdür beye  Aklımda deli sorular  23.8.22  15.56 
Mert YetginNuri Kahraman hocam cevabınızı bekliyoruz  
Dün de dediğimiz gibi, adamlar dört gözle cevap bekliyorlar, tetikteler. Biz de o ara ilgilenememişiz, çok sonraları muttali olunca yazdık, biraz beklettik sanki ama ayıp oldu mu acabâ? Har neyse; özür dileriz, cevâbımız ve yazışma silsilesi şöyle oldu:
"...ONUN AVUKATLIĞINI YAPMAYIN!"
Nuri Kahraman: Ben cevabımı yazdım. Daha da yazacağım. Siz konuyu genele yeni açtınız. Daha önce grup olarak ozelinize âittiniz. Ben sizin yazdıklarınızı göremiyordum. Hattâ görebilmek için üyelik istedim. Dolu olduğunu söylediniz. Burayı yeni gördüm. Yazdıklarımı basılı ve İnternet gazetelerine gönderdim. Akşama ya da yarın görmek mümkün olur eğer yetişmişse, çünkü son anda sizin yazınız gelince hem yazı hem de zaman uzayınca göndermekte geciktik; belki de obürgun wes'selâm...23.8.22 16.20 
Mert YetginNuri Kahraman hocam yazdıklarınızı dört gözle bekliyorum.Lakin beni karıştırdınız sanırım ben herhangi bir grupta değilim.Sizin yorumunuzdan gördüm bu sayfayı ve öyle yazdım.Ben sadece müdür beyi hemde müdür beye bu iftiraları atanları iyi tanıyan birisi olduğum için yorumumu yazdım.Sizden ricam cevabı siz değil konunun muhattabı olan STK Başkanı versin onun avukatlığını yapmayın Nuri hocam. Siz değerli ve samimi bir insansınız kendinizi onun pisliği ile kirletmeyin lütfen vesselam23.8.22   20.28                         
KÜPÜN İÇİNDE NE VARSA… 
Nuri KahramanMert YETGİN''e: Bu işe içinizden taştığı anlaşılan şeyleri bulaştırmayın. O kelimeyi aynen iâde diyorum, bu meseleye öyle ifâdelerin bulaşmasını reddediyorum. İmam-Hatipli olmadığınız anlaşılıyor. Eğer öyleyseniz, içinizdekiler ağzınızı da bozmuş terbiyenizi de. Atalarımız KÜPÜN İÇİNDE NE VARSA DIŞINA O SIZAR demişler. Ağız bozmaya gerek yok. Biz kötülükten bile söz etmiyoruz. İyinin daha iyi olması peşindeyiz. İlgim alâkam yok diyorsunuz ama en fâhiş kelimelerle cümle kuruyorsunuz. Maarif Ordusu da değilsiniz belli beyanınıza göre. O zaman siz hangi ordudansınız? Diğer yandan Avukat ne? Doğruyu savunmak herkesin görevidir. Bunun için avukat olmak ya da avukat tutmaya gerek yok. Müdür Beye iftirâ da yok. kimseye tapma da yok. Bir arkadaş gitmiş, yerine bir başka arkadaş gelmiş. Tanımıyorum ama, her hâlde dış güçler tayin etmedi. Neyi biliyorsunuz da bu adama reddiye, gidene medhiye düzüyorsunuz; hem ne gerek var, dünyânın sonu mu? Nedir yani Allah aşkına? Olmuş bitmiş, dönüşü olmayan bir süreçte, ortada bir şey de yokken böylesine velvele koparılmasını anlayamıyorum. Tekrar söylüyorum; Atalarımız ne demişler; KEM SÖZ SÂHİBİNİNDİR. Bu sayfaya ve temiz niyetli bir müslümana yakışmayan bu kelimeyi âde ediyorum. Zîrâ bizde söze Besmeleyle başlanır ve o da rahmet demektir, hakâret değil wes'selâm... 
 KİM KİMİ, NİÇİN,  HANGİ YETKİYLE?
Mert YetginNuri Kahraman; hocam konuyu ne kadar da içselleştirmişsiniz bu kadar ya.Halbuki herşeyi gayet açık ve net yazmışım yalan da yok iftirada yok.Giden Okul müdürünü savunduğumuz da yok, geleni yerdiğimizde yok hocam. Sadece bir yerlerin gücünü kullanarak Orduda ki eğitim sistemini yanlış şekillendiren kendi menfaati, koltuğu ve çıkarı için herşeyi mübah gören bir adamın yaptığı yanlış işlerden bahsediyoruz. Sizin gibi değerli bir insan o şahsı uyaracağına, bize burda ayar vermeye çalışıyor bizim üzüldüğümüz nokta bu.Sizde gayet iyi biliyorsunuz ki savunduğunuz şahsiyet beş para etmezin biri. Diğer bir konu benim imam hatipliliğimi kimse sorgulayamaz.İmam hatiplilerde doğruyu savunur unuttunuz sanırım hocam. 

Bende naçizane sizin verdiğiniz özlü sözlere bir iki söz ekleyeyim 

-BANA ARKADAŞINI SÖYLE SANA KİM OLDUĞUNU SÖYLEYEYİM 

 
-GÜL BAHÇESİNDE DOLAŞAN ETRAFA GÜL KOKUSU SAÇAR, FİTNEYLE OTURUP KALKAN ETRAFA FİTNE TOHUMU SAÇAR Vesselam 
Mert Yetgin: Hocam Size karşı saygımız sonsuz daha fazla yazmak istemiyorum burayıda meşgul etmek istemiyorum.Mesajımız net herkese hayırlı akşamlar diliyorum.Allah samimi bir şekilde ihlasla iman edenlerle beraberdir  
MESELEMİZ DÂVÂ ve MÜESSESE...​
Nuri Kahraman: Hayırlı geceler. Bir kişi hakkında bu kadar itham edici ve net olabildiğine göre bildiğin şeyler var. Elinde delil var. Biz kimseyi itham edemiyoruz. Sadece sonuçlar üzerinden yorum yapıyoruz. Sizin dediğiniz kişi kim ? Sizi tanıyor mu ya da siz onu? Yoksa birilerinin ağzıyla mı konuşuyorsun? Ben de olayı net bilmek isterim. Çünkü bak en azından siz bir yazılık yorum yaptınız. Ben bunları yazarak târihe not düşeceğim. Kim gerçek anlamda İmam-Hatib'i ve ülkenin gençliğini dert ediyor, kim İmam-Hatip üzerinden kendi emellerini ya da paşa gönlünün hayâllerini diretiyor? Ortada sâdece Maarif Ordusu yok, ne ordular var. 
​HERŞEY AĞZA ALINIR MI?!
Yazdığınız atasözlerini önce bir kendiniz üzerinize alınarak okuyunuz ve özümseyiniz. Çevrene bir bak. Yoksa onlardan mı etkileniyorsun? Çünkü, bizim kadar, İmam-Hatip meselesinin içinde olmayan biri olarak böyle ağız bozacak kadar nasıl iddialı olabiliyorsunuz? Biz 66 yılında okula kayıt olduktan beri bu müessesenin içindeyiz ve öldükten sonra da İmam-Hatipli olarak göğsünü gere gere Efendimizin (SAV) huzûruna varmayı Rabbimizden talep ediyoruz. Bunun derdindeyiz. Bu okul üzerinden çekişme, takışma, sürtüşme peşinde değiliz. Milletin rüyâsı olan bu okulların milletin hayâlince şekillenmesi noktasında gelişme ve gayretlerin peşindeyiz.  Bunu yaparken de kişilerle işimiz yok. Meselemiz müessesenin gâyeye mâtuf olarak en iyiye ulaşma/ulaştırılması çabası. 
​DERDİMİZ İSTİSMARCILAR!
Bu yazı serîsi devam edecek. Tâkip ederseniz gâyemizin ne olduğunu görürsünüz. Siz de zâten belirtmişsiniz; kolay kolay böyle sürtüşmeli, daha doğrusu polemik konulara girmem; ama burada haksız ithamlar var, müesseseyi yıpratan, adına halel getiren, kamuoyu ve halk nezdindeki itibârını yok yere sarsan kötü niyetli girişimler, dedikodular var. Bunları ortaya çıkarmak, konuyu şu veyâ bu sebeple istismâr edenleri, gereksiz yere gerenleri susturmak adına bunu yapmayı bir görev telâkkî ediyoruz. Burada hiç bir şahsî beklenti yok, hiç bir şahsı savunmak adına ortaya çıkma diye bir şey yok. Ama bu süreçlerde İmam-Hatip adına, halka mâl olmuş STK'lar adına ve tüm bunlar ve gelecek için ümit bağlanan siyâset adına kanıma dokunan, zoruma giden, sosyâl medyada paylaşılan şeyler oldu; beni bu yazı serîsine sevk eden başta bunlar oldu. 
BİRKAÇ SORU DA BİZDEN OLSUN!
Siz hiç gündemde yoktunuz. Kimsiniz, ne iş yapıyorsunuz, neden burdasınız, daha önce bu müessese ya da meselenin neresinde bulundunuz? Bildiğiniz ne var? Neyin dâvâsını güdüyorsunuz? Yoksa birleri adına mı konuşuyorsunuz? Yoktan yere bizim yazı da uzadı. Bu kısım her hâlde iki üç gün sonraki köşemizde yer alır bu gidişle. Her neyse, başa gelen çekilir; hayırlısı wes'selâm... 
Evet dostlar. Atama sonrası paylaşımlar böyle. Meselenin özü üç aşağı beş yukarı anlaşılıyor. Ancak işin cemâziyelevveli de var! Ki, asıl can alıcı, püf noktası da orada. 
TÂYİN ​ÖNCESİ HARMAN SONRASI...
Buraya kadarki, atama öncesi paylaşımlara bunları da katıp, harmanlamak sûretiyle konuyu kurcalayıp zorlayanların tavır, ifâde ve yaklaşımlarını da ortaya koyarak yorum ve değerlendirmelerimizi sürdüreceğiz inşallâh diyor, tekrar buluşmak dileğiyle, mevsiminiz bereketli, işleriniz hayırlı olsun, günleriniz neşeli geçsin; cümleye sevgiler saygılar wes'selâm...