Madımak’ta yanan ateş yüreklerimizde hala kor. Sivas’ta yaşanan katliam, Türkiye siyasi tarihinde bir utanç, milletin bilincinde kapanmaz bir yara olarak yer etti.

 Sivas Katliamı, Türkiye siyasi tarihinde bir utanç, milletin bilincinde kapanmaz bir yara olarak yer etti. Madımak'ta kalan aydınlara karşı faşist güruhu organize edenler, günler öncesinden gazetelerde aydınları yobazlara hedef gösterenler, iftira atanlar, kolluk kuvveti olmalarından ötürü güvenliği sağlamakla yükümlü olmalarına rağmen olay yerine bilerek geç gidenler, tekbir getirerek benzin bidonu ve meşale taşıyan kalabalık kadar cana susamıştı. Madımak'ı dumana, Türkiye'yi yasa boğdular. 

AYDINLARI ASLA UNUTMAYACAĞIZ…

Katliamın ardından başlatılan göstermelik yargı süreci, evrensel hukuk ilkeleri "insanlık suçları zaman aşımına uğrayamaz" demesine rağmen, zamanaşımı kararıyla sonlandırıldı. Geçmişteki bu acı derslere rağmen bugün hala, farklı inanç grubundaki yurttaşlara, muhaliflere, laikliğin savunucularına tehditler yükseltilmekte ve hala ateşle oynanmaktadır Eğitim-İş olarak bu karanlık gayrettekilere sesleniyoruz: Ne ateşler yaktınız, ne canlara kıydınız, ne kanlar akıttınız; ancak bu toplum bölünmedi, yeri geldi bir bağlamanın acı sesinde beraber gözyaşı döktü. Çünkü bu ülke insanlarının ne yapsanız da yıkamayacağınız bir ortak çatısı vardır. Bu çatı, Atatürk'ün "kimsesizlerin kimsesi" dediği  Cumhuriyet ve vatandır. Ne yapsanız da Sivas'ta katledilen aydınlarımız asla ve asla unutulmayacaktır!