Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Ordu Milletvekili Naci Şanlıtürk, Hazine ve Maliye Bakanlığının, 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifinin, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu bütçesi üzerine, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz alarak, Ülke çapında buğday ve arpa ürününde uygulanan devlet destekli gelir koruma sigortası fındık ürününü de içine alacak şekilde genişletilmesi gerektiğini talep ederek ayrıca fındıktaki kahverengi kokarca zararlısı TARSİM kapsamına alınmasını istedi.
“Bireysel Emeklilik Katkı Payı Artırılmalı”
Milletvekili Şanlıtürk, TBMM’de gündem dışı yaptığı konuşmada; “Ülkemizde, sigortacılık ve özel emeklilik sektöründe, 73 şirket faaliyet göstermekte, yaklaşık 200 bin kişi istihdam edilmektedir. Eylül 2024 itibarıyla toplam prim üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 74 artışla 571 milyar TL olarak gerçekleşmiştir. Sektörün aktif toplamı ise 2,1 trilyon, bireysel emeklilik dâhil likit varlıkları toplam 1,8 trilyon ve öz kaynakları 251 milyar TL'ye ulaşmıştır.
21’inci yılını dolduran özel emeklilik sisteminde aralık ayı itibarıyla toplam tasarruf sahibi sayısı 17 milyonu aşmıştır. Sistemde biriken toplam fon tutarı devlet katkısı dâhil 1,2 trilyon TL'ye ulaşmıştır. Bireysel emeklilik sistemi dâhilinde şu ana kadar 300 binin üzerinde vatandaşımız emekli olmuş, 18 yaş altı bireysel emeklilik sistemi uygulamasıyla 1,4 milyonu aşkın çocuğumuz 26 milyar TL'yi aşan birikimle sisteme giriş yapmıştır.
Bireysel emeklilikte devlet katkı payı arttırıldığı takdirde bireysel emekliliğin özendirileceğine ve bu rakamların daha da artacağına inanıyoruz” dedi.
Sigortacılık Uygulamaları
Sigortacılık uygulamalarını da ele alan Milletvekili Şanlıtürk, sözlerine şu şekilde devam etti; “İhtiyacı karşılayamayan 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun yerine, sektör bileşenlerinin tamamının görüşleri alınarak, dünya sigortacılık uygulamaları da göz önünde bulundurularak, yeni bir çatı yasa yapılmalıdır.
Sektörün paydaşları olan; Sigorta ve reasürans şirketlerinin kuruluş ve ruhsatlandırma süreçleri yeniden yapılandırılmalı, güvence hesabı kapsamı tüm sigorta branşlarını içine alacak şekilde genişletilmelidir.
Şirketlerin mali yapıları güçlendirilmeli, mali yapısı zayıflayan şirketlerin sektöre zarar vermesi engellenmelidir. Sektördeki dağıtım kanalları arasındaki farklılıklar, adil rekabeti engelleyecek haksızlıklar giderilmelidir.
“Sigorta Şirketlerinin Zarar Ediyoruz Bahanesi”
Bankaların müşterilerine kredi verirken; sigorta poliçelerini yüksek fiyata kendinden kestirmesini kabul etmemesi durumunda faiz oranlarını arttırma tehdidinin önüne geçilmelidir.
Zorunlu olan trafik sigortalarında sigorta şirketlerinin zarar ediyoruz bahanesi ile poliçe kesmemesi ya da keserken iki kat fiyat istemesi yasal değildir, adil değildir. Şirketlerin acenteler dururken zincir marketler ya da farklı özel kurumların bayileri üzerinden poliçe kestirmesi meslek etik ilkelerine yakışmamaktadır.
“Meslek Etik Kurulu Kurulmalı”
Hem acentenin hem de sigorta sektörünün saygınlığı değer kaybetmektedir. Bu manada sektörün yazılı kurallarının yanında rekabet koşullarını düzenleyen bir Meslek Etik Kurulu da kurulmalıdır.
2023 yılsonu verilerine göre, sigortacılık sektöründeki toplam primler 486 milyarın üzerine çıkmıştır. Bu rakamın yaklaşık %90’ı sigorta acenteleri, banka ve brokerler aracılığıyla üretilmiştir. İstihdama sağladığı katkıları da göz önüne alınarak, aracılık faaliyetlerinde ACENTE öncelikli mekanizmaları esas alan düzenlemelere gidilmelidir” diye konuştu.
“Oto ve Oto Dışı Eksperliği Birbirinden Ayrılmalı”
Şanlıtürk, konuşmasının devamında ise; “Tüm dünyada olduğu gibi bizde de Oto ve Oto Dışı Eksperliği birbirinden ayrılmalıdır. Sigorta eksperliği sınavı 13,5 yıl aradan sonra 2023 Haziran ayında yapılmıştır. Eksperlik sınavları belli aralıklarla ÖSYM tarafından yapılmalıdır.
Gerekirse sigorta aracıları ve eksperler de ayrı ayrı meslek çatıları altında örgütlenmelidir. Yeni bir sigortacılık yasası planlanırken gönül coğrafyamızın olduğu Orta Doğu ve Türk Devletlerine de öncülük edecek bir yasa ortaya koyulmalıdır. Sektördeki yabancı sermaye payı %48lere kadar düşmüştür. Bu payın arttırılması için gerekli önlemler alınmalıdır” şeklinde konuştu.
“Fındıktaki Kahverengi Kokarca Tarsim Kapsamına Alınmalı”
Fındıkta ki kahverengi kokarcanın TARSİM kapsamına alınmasını talep eden Milletvekili Şanlıtürk; “Ülke çapında buğday ve arpa ürününde uygulanan devlet destekli gelir koruma sigortası fındık ürününü de içine alacak şekilde genişletilmedir. Ayrıca fındıktaki kahverengi kokarca zararlısı TARSİM kapsamına alınmalıdır.
Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK), kurulduğu tarihten bugüne kadar 41 milyar TL hasar ödemesi yapmış, bunun 39 milyar TL’si yalnızca 6 Şubat depremi için ödenmiştir.
DASK Sigortalarındaki Teminatlar Raiç Bedel üzerinden verilirse ilgiyi arttıracaktır.
Orta Vadeli Program’da da yer alan “Zorunlu Afet Sigortası”nın yürürlüğe girmesi ile birlikte depremin yanı sıra, Taşkın sel ve su baskını, Yanardağ püskürmesi, Heyelan, Fırtına, Dolu, Çığ, Orman yangını gibi doğal afetler de sigorta kapsamına alınacaktır” diye de konuştu.
“Kabul Oyu Vereceğiz”
Şanlıtürk, sözlerini şu şekilde noktaladı; “Kurumun giderleri sorumlu olduğu finansal kuruluşların bilançoları üzerinden hesaplanan katılım paylarından karşılanmaktadır. Genel bütçeden Kuruma herhangi bir ödenek tahsisi yapılmamaktadır. 2025 yılı için Kurumun bütçe büyüklüğü 625 milyon TL olarak öngörülmüştür. Öngörülen bu 2025 yılı bütçesinin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Bütçeye Milliyetçi Hareket Partisi olarak “kabul” oyu vereceğimizi belirtiyorum.”