Bu sendromun semptomları, ağrı, şişkinlik, gaz, kabızlık veya ishal gibi değişkenlik gösteren gastrointestinal şikayetlerle ortaya çıkabilir. İBS, aksiyete, depresyon, fibromiyalji, kronik ağrı ve yorgunluk sendromu gibi birçok hastalıkla birlikte görülebilir. Memorial Bahçelievler Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü'nden Prof. Dr. Abdullah Emre Yıldırım, "İrritabl Bağırsak Sendromu" ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi, öncesinde ise 19 Nisan Dünya İBS Günü'nü hatırlattı.
Görülme sıklığı artıyor
İBS, dünya genelinde yaygın bir durumdur ve ülkemizde yapılan çalışmalara göre görülme sıklığı %10-15'tir. Kadınlarda erkeklere göre daha yaygındır. İBS'nin altta yatan nedeni tam olarak anlaşılamamıştır, ancak artan bağırsak hassasiyeti, bağırsak hareketlerinde değişiklik, mikrobiyata ile bağırsak ve beyin arasındaki iletişim bozulması, enfeksiyonlar, stres, beslenme faktörleri ve hormonal değişiklikler gibi faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir.
Tanıda diğer bağırsak sorunlarına da dikkat!
İBS tanısını koyabilmek için tek bir tanısal test bulunmamaktadır. Hekim; hastanın hikayesini, şikayetlerini ve süresini, fiziki muayene ile beraber değerlendirerek ilerlemektedir. Fiziki muayene, kan testleri, bazı görüntüleme testleri ve endoskopik incelemeler gibi çeşitli testler içermektedir. Ayırıcı tanıda, inflamatuar bağırsak hastalığı, bağırsak kanseri, laktoz intoleransı, safra kesesi hastalıkları, gastroözefageal reflü hastalığı ve dispepsi gibi diğer gastrointestinal durumlar da dikkate alınmaktadır.
Kişiye özel tedavi önemli
İBS tedavisi, semptomların şiddeti ve türüne bağlı olarak değişebilmektedir. Diyet değişiklikleri, probiyotikler, spazm çözücü ilaçlar, dışkı yumuşatıcılar, ishal önleyiciler ve antidepresanlar gibi ilaçlar semptomları yönetmek için kullanılabilmektedir. Ayrıca, yaşam tarzı değişiklikleri, stres yönetimi, egzersiz ve uyku düzenlemesi gibi faktörlerin şikayetleri hafifletmeye yardımcı olduğu bilinmektedir. Kalıplaşmış tedaviler yerine hastalığın şiddeti ve tipine yönelik tedaviler özeleştirilerek hastaya sunulmaktadır. Gastroenteroloji uzmanı, diyetisyen ve gerekli durumlarda ise psikiyatri uzmanının ortak değerlendirmesi tedaviyi başarıya ulaştırmaktadır. Teşhis ve tedavi yaklaşımı, semptomların azaltılmasına ve yaşam kalitesinin artırılmasına yardımcı olabilmektedir.