Trabzon’da turizm acentesi sahibi Uğur Yılmaz, Ortadoğulu turistlere karşı ön yargıların ortadan kalkması gerektiğini belirterek herkesin turizmden iki ayda zengin olma peşinde olduğunu söyledi. Yılmaz, bölgeye 12 ay boyunca turist getiren acente olarak alternatifler alanların sayısının artması gerektiğine dikkat çekti.
Yolcu Elmas Turizm Acentesi sahibi Uğur Yılmaz, Trabzon’da geçtiğimiz sezon 1 milyon 250 bin Arap turist geldiğini belirterek "Bölgemizde Arap turistlere karşı bir ön yargı var. Her toplumun iyisi-kötüsü var. Avrupa’da olsun bizim ülkemizde olsun iyi-kötü var. Bu ön yargıyı ortadan kaldırmamız gerekiyor. Arap turistlerin bakkalından, manavına, terzisinden, ayakkabı boyacısına kadar herkese faydası var. Esnafımız bu turistlerin gelmesini bekliyor ama maalesef ön yargıyla bakanlar var. Bunu aşabilirsek Trabzon ve bölge olarak daha iyi gideceğimize inanıyorum" dedi.
"Ülkemize gelen turistler çölde yaşamıyor" diyen Uğur Yılmaz, "Uzungöl, Sümela ve yaylalarımız var. İnsanlar şunu anlamasınlar ülkemize gelen Ortadoğulu turistler çölde yaşamıyorlar. Onlarda da yeşillik var, doğa var. deniz de var. Bizim ailelerimizin kaçında pasaport var. Ama onların çocukları doğduğu gibi pasaport çıkartıyorlar. Bizden geride değiller aksine ilerdeler. Trabzon’da ne fabrika var ne de gelişmiş bir sanayiye sahibiz. Trabzonspor’dan başka sosyal diyebileceğimiz bir ilgi odağımız yok. Bizim kesinlikle ve kesinlikle turizme ihtiyacımız var. Geçtiğimiz sene Trabzon’a 41 tane direk uçuş vardı. Haziran 15 ile Ağustos 15 arasına sıkışıyorlar. Bunun nedeni okul tatilleri olması. O nedenle bu aylara sıkışıyor büyük aileler. Acente olarak 12 ay çalışıyoruz. Bölgeye Arap turist getiriyoruz. İnsanlarımız şuna bakıyor "2 ay Arap turizmi var iki ayda ne kazanabilirsek’ mantığıyla gidiyorlar. Herkes iki ayda zengin olmanın peşinde. Böyle bir dünya yok. Geçtiğimiz sene 1000 dolara kadar çıkan otel fiyatları, 30 bin TL’ye kadar çıkan yemek fiyatları vardı. Bunlara hepimiz şahit olduk. İki ay içinde bunu gören insanlar diğer aylarda gelmek istemiyor. Avrupa’ya kaçıyor veya başka bir yere gidiyor. Gürcistan’a kayan müşterilerim var. Ben oraya çalışmıyordum ama bu sene mecbur kaldım. Trabzon’u benden daha iyi bilen müşterilerim var. Sürekli geliyor o yüzden geldiğinde farklı yerler görmek istiyor. Bunu sağlamak lazım. Turizm demek zaten her yıl yenilenmektir. Rize’de çay bardağı yaptılar çok ilgi çekiyor. Yomra’da uçaktan yapılan pide salonu ilgi çekiyor. Bize bu tarz yerler lazım" ifadelerini kullandı.
"Düzelmezsek bu insanları kaçıracağız"
Uğur Yılmaz, ön yargılardan ve uygulanan fahiş fiyat politikaları nedeniyle Arap turistleri kaçırabileceklerine dikkat çekerek "Biz Ortadoğu’daki turistleri buraya daha çok nasıl getirebiliriz düşüncesiyle hareket ediyoruz. Biz burada iyi bir fiyat politikası izlersek biz yılın 12 ayı burada turizmi canlandırırız. Restoranlardaki yeme-içmeden alınan komisyona karşıyım. İnsanların yediği yemekten komisyon alınması bana tuhaf geliyor. Bu mantıkla turizmi geliştiremeyiz. Geçtiğimiz sene Uzungöl’de 10-15 gün bir denetleme yapıldı. Bunun sürekli olması lazım. Turistlerin hizmet aldıkları alanlarda sürekli denetlenmeli. Yanlış hizmet verenler var. Kara düzen gidiyoruz. Sektör ve bölge zarar görüyor. Ehil insanların olması lazım. Uzungöl’de 2+1 odaya 800 dolar fiyat veriyorlar. Altından mı kaplı ben anlamıyorum" diye konuştu.
Turizm sezonunun Ağustos 15’de bitmediğini sadece gelen turist sayısının azaldığını da belirten Yılmaz, "Eylül, Ekim ve Kasım ayları olmak üzere kışında gelen turistler var. Karı çok seviyorlar. Devamlı biz Ortadoğu’dan turist getiriyoruz. Yıl boyunca biz acente olarak 7 bin 500 civarı aile getiriyoruz. 10 Bin olduğu dönemlerde oldu. Trabzon’da bir lunaparkımız bile yok. Geçen sene sahil yapıldı. Yürüyüş yerleri düzenlendi. Boztepe yapıldı. Akvaryum yapıldı. Trabzon’da bunların sayısının artması gerekiyor. Sosyal faaliyetlerin daha aktif şekilde olabileceği alanların oluşturulması gerekiyor. Bir lunapark yapamadık Trabzon’a bunu sadece Arap turizmi olarak söylemiyorum" şeklinde konuştu.
"Yerli ve yabancı turistleri bir kuşun iki kanadı gibi düşünmeliyiz"
Bölgemizde yerli ve yabancı turist ayrımı yapılmaması gerektiğine de vurgu yapan Yılmaz, şunları söyledi:
"Yerli ve yabancı turistleri bir kuşun iki kanadı gibi düşünürsek turizmi bölgede uçurabiliriz. Ama yanlışlıklar devam ediyor. Beşikdüzü’ndeki teleferikler bizim Arap turistlerimiz için ziyaret listesine koyduğumuz bir yer. Yerliye ayrı yabancıya ayrı fiyat uygulaması yapılıyor. Bunu merak ettim ve gidip sordum. Yabancılar maaşlarını dolarla alıyormuş, bizimkiler ise TL alıyormuş cevabını aldım. Böyle bir şey olabilir mi ? Yurt dışında ise böyle bir şeyle karşılaşma imkanınız yok. Herkese aynı fiyat uygulanıyor. bir kanadın yaralı olması, kara düzen gitmesiyle turizmi biz burada uçuramayız. Bu turizme zarar veriyor. İlimize zarar veriyor."
"Bize bir şey soran yok"
Bölgeye turist çekebilmek için neler yapılması gerektiği noktasında bir çok ülkeye tanıtımlara ve toplantılara katıldıklarını belirten Yılmaz, " Acente olarak bir çok ülkede turist getiriyoruz ama bir gün gelip te bize ’Neler istiyorsunuz? Buraya gelen turistlerin buradan beklentisi nedir ? Ne yapabiliriz?’ diyen birine rastlamadım. Yönetim bazında eksiklerimiz var. Trabzon’a nasıl daha çok insan getirebiliriz noktasında fikrimizi alan yok. Biz hiç kimseden para istemiyoruz. ’Ne gibi farklılıklar yapılabilir, alternatif neler üretebiliriz?’ denilsin istiyoruz" dedi.