TÜRKİYE ENDÜSTRİYEL TRANS YAĞ KISITLAMASINDA İPİ GÖĞÜSLEDİ

Abone Ol

Avrupa Birliği’nin ardından Türkiye gıdalarda kullanılan endüstriyel trans yağ konusunda
mevzuatı olan ülkeler arasında yerini aldı.

14 Mayıs 2018 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü Asamblesi 2023 yılına kadar gıda tedarik
zincirinden trans yağların kaldırılması kararı almıştı. Kararın ikinci yılına altı gün kala 07 Mayıs
2020 tarihli ve 31120 sayılı resmi gazetede, Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan Türk Gıda
Kodeksi Gıdalara Vitaminler, Mineraller ve Belirli Diğer Öğelerin Eklenmesi Hakkında
Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik yayınlandı.

Buna göre, 31 Aralık 2020 tarihinden sonra son tüketiciye sunulması amaçlanan gıdalarda ve
perakende satışa yönelik gıdalarda trans yağ miktarı toplam yağın 100 gramında 2 gramı
geçemeyecek. Sivil toplum ve meslek dernekleri olarak bir buçuk yıldır sürdürdüğümüz çalışmaların farkındalık yaratmış olmasına seviniyoruz. Tarım ve Orman Bakanımıza, Ulusal Gıda Kodeksi Komisyonumuza sorumluluk anlayışlarından dolayı şükranlarımızı sunuyoruz. Halk sağlımız için önemli bir kazanımdır. Dünya Sağlık Örgütü’nün trans yağın kaldırılması kararının ikinci yıl dönümüne yakın Türkiye’de mevzuatın hayata geçmesi sadece bizler için değil, dünya halk sağlığı kamuoyu için de kutlanacak bir neden olmuştur. Ancak, bu başarı sorumluluğumuzu arttırmış, karşımıza yeni ev ödevleri getirmiştir. Gıda sektörünün mevzuata uyumu çok yakın izlenmeli ve denetimlerin nasıl ve hangi analiz metoduna göre yapılacağı somutlaştırılmalıdır. Son hedef, tüm gıda zincirinde yani ‘Son
tüketiciye veya toplu tüketim yerlerine yönelik olmayan bir gıdayı diğer gıda işletmecilerine
arz eden gıda işletmecilerini de kapsayacak şekilde, sınırın yüzde 1’e inmesi olmalıdır.” dedi.

TRANS YAĞ NEDEN YASAKLANMALI?

Dünya Sağlık Örgütü’nün, gıdalarda trans yağ kullanımının her yıl 540 bin kişinin kalp damar
hastalığına neden olduğunu tahmin ediyoruz. Endüstriyel olarak
üretilen trans yağlar, katılaştırılmış bitkisel yağlarda, margarinde, hamurlu fırın ürünlerinde,
kızartılmış yiyeceklerde bulunabiliyor. Üreticiler, ucuz olduğu ve ürünün raf ömrünü uzattığı
için tercih ediyor. Ancak, yiyeceğin kokusunu ve tadını değiştirmeden sağlıklı yağ seçenekleri
kullanılabilir.

TRANS YAĞ, KALP DAMAR VE DİĞER HASTALIKLAR İÇİN ÖNEMLİ RİSK FAKTÖRÜ

Kardiyovasküler hastalıklar başta olmak üzere, tip 2 diyabet gelişimi, insülin direnci, metabolik sendrom, kilo alımı, bazı kanserler, erken doğum, gebelik zehirlenmesi, sinir sistemi
bozuklukları, bebeklerde görme ve santral sinir sistemi gelişiminin bozulması, çocuklarda
alerjik hastalıklarla ilişkili bulunmuştur. Trans yağ kötü kolesterol olarak bilinen LDL
kolesterolu arttırır, iyi kolesterol olarak bilinen HDL kolesterolu azaltır. Kalp ritminin
bozulması ve ani kalp durması ile ilşkili bulunmuştur.

TRANS YAĞ TÜKETİMİ YÜZDE 1’İ GEÇMEMELİ

Dünya Sağlık Örgütü trans yağın gündelik enerji alımının yüzde birini geçmemesini
öneriyor. Bu, gündelik ortalama 2000 kalorilik bir diyette 2.2 gramdan fazla trans yağ tüketmemek
anlamına geliyor. Bu kısıtlama birçok ülkede gerçekleştirildi. Hedef, tüm dünyada 2023 yılına
kadar gerçekleştirmek. Hedefe ulaşılabilirse, bulaşıcı olmayan hastalıkların önemli bir
kısmında azalma sağlanabilecek. Endüstriyel olarak üretilen trans yağların kısıtlanmasına
bağlı olarak Danimarka’da, 2004 ve 2012 yılları arasında her yıl 100 bin kişi başına 22 ölüm
engellenmiştir. New York’ta endüstriyel olarak üretilen trans yağ kısıtlanması ile birlikte 2007
ve 2013 yılları arasında kalp krizi nedeniyle hastane başvurularında yüzde 7.8 oranında daha fazla
azalma sağlanmıştır. Arjantin’de endüstriyel olarak üretilen trans yağ eliminasyonunun kalp
damar hastalıklarına bağlı olaylarda yüzde  1.3–6.3 oranında azalma oluşturmuştur.

BİR ÇOK ÜLKEDE TRANS YAĞ SINIRLANDIRMASI KABUL EDİLDİ

Avusturya, Kanada, Şili, Guam, Macaristan, İzlanda, Latviya, Kuzey Mariana adaları, Norveç,
Suudi Arabistan, Slovenya, Güney Afrika, Tayland, Amerika Birleşik Devletlerinde trans yağ
mevzuatı ve uygulamasının ideal olarak görüldüğünü belirten Prof. Dr. Dağlı, “Belçika,
Brezilya, Bulgaristan, Hırvatistan, Kıbrıs, Çek Cumhuriyeti, Estonya, Finlandiya, Fransa,
Almanya, Yunanistan, İrlanda, İtalya, Lihtenştayn, Lüksemburg, Malta, Hollanda, Peru,
Polonya, Portekiz, Romanya, Slovekya, İspanya, İsveç, Birleşik Krallık, Uruguay’da yasa kabul
edildi, uygulama henüz başlamadı. Türkiye’de olduğu gibi Avrupa Birliği üyesi ülkelerde de
toptan gıda hammadde satıcıları kısıtlamadan muaf tutuldu.

TRANS YAĞ YASAKLARININ HAYATA GEÇİRİLMESİ İÇİN SADECE MEVZUAT YETERLİ Mİ?

Dünya Sağlık Örgütü trans yağların kaldırılması için “Yerine Koy” yol haritası önermektedir.
Buna göre sırasıyla şu adımlar izlenmelidir:

1. Endüstriyel olarak üretilen trans yağ kaynaklarını ve politika değişikliği için
gerekenleri gözden geçirmek.
2. Endüstriyel olarak üretilen trans yağların yerine sağlıklı yağların kullanımını
desteklemek.
3. Endüstriyel olarak üretilen trans yağların elimine edilmesi için mevzuat oluşturmak.
4. Gıda sektöründe trans yağ içeriğini ve toplumdaki trans yağ tüketim alışkanlıklarını
değerlendirip izlemek.
5. Trans yağların zararlarına yönelik olarak politika yapıcılar, üreticiler, tedarikçiler ve
toplumda farkındalık oluşturmak.
6. Oluşturulan yasal düzenlemelerin uygulanmasını desteklemek.

TÜRKİYE TRANS YAĞ ÖDEVİNİ HENÜZ TAMAMLAMADI

Türkiye’nin bu konuda mevzuata sahip olması çok önemli bir kazanım. Türkiye altı aşamalı yol haritasının üçüncü maddesini kısmen de olsa tamamlamıştır. Bu mevzuatın sağlık konusunda yararlı olabilmesi için gıda sektörünün farkındalığının arttırılması, tüm gıda zincirindeki kısıtlamayı desteklemesi ve uyumun izlenmesi gereklidir. Türkiye 2020 yılı içinde, trans yağın 100 gram yağ içinde 2 gramı ile sınırlanmasını başarmıştır. Dünya Sağlık örgütü hedefi ise 2023 yılına kadar trans yağın
gündelik enerji alımının yüzde birini geçmemesidir. Türkiye’nin trans yağ ödevi tamamlanmamıştır.” diye belirtti.