GENEL

Trabzonlu baba 43 yaşında emekli olup kendisini serebral palsili çocuklarına adadı

- Tüm zamanını 18 yaşındaki Tayfun ve 7 yaşındaki Güneş'e ayıran baba Engin Özer, evlatlarının sosyal hayattan kopmamasına gayret ediyor - Engin Özer: - "Varımız yoğumuz çocuklar. Elimizden geldiği, ömrümüz yettiği sürece bakabilirsek ne mutlu bize"

Abone Ol

TRABZON (AA) - GÖKTUĞ ERGÜN - Serebral palsi hastası 2 çocuğuyla daha fazla ilgilenebilmek için 43 yaşında emekliliği tercih eden Trabzonlu baba Engin Özer, tüm zamanını evlatlarıyla geçiriyor.

İstanbul'da yaşayan Engin ve Şenay Özer çifti, ilk çocukları Tayfun'a (18) serebral palsi teşhisi konulmasının ardından memleketleri Trabzon'a dönmeye karar verdi.

Ortahisar ilçesine yerleşen Özer çiftinin 7 yıl önce dünyaya gelen kızları Güneş'e de aynı tanı konuldu.

Akçaabat ilçesine bağlı Derecik Mahallesi'nde yaptırdığı eve geçen yıl taşınan Engin Özer, Tayfun ve Güneş ile daha fazla ilgilenebilmek için ustabaşı olarak çalıştığı özel şirketten EYT'den yararlanarak emekli oldu.

43 yaşındaki Özer, AA muhabirine, tornacılık mesleğini çok severek yaptığını ancak çocuklarıyla ilgilenebilmek için emekli olmaya karar verdiğini söyledi.

Evlatlarının bakımında eşine destek olmak istediğini dile getiren Özer, "Çocukların isteklerine göre günümüzü şekillendiriyoruz. Gün içinde rutin işlerimi yapıyorum. Bazen maç oluyor, o zamanlar Tayfun'u maça götürüyorum, yoksa kızımı parka götürüyorum. Çocukların eğitimleri var, oraya götürüyorum. Günlerimiz bu şekilde geçiyor." dedi.

- "Tayfun'un en büyük ilgisi Trabzonspor ve futbol"

Özer, oğlu ve kızının engellerine rağmen sosyal hayattan kopmalarını istemediğini vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tayfun'un futbola ilgisini fark ettik, maç gördüğünde gözlerinin içi gülüyor. Özellikle Trabzonspor formasını gördüğü zaman içi gidiyor ama başka bir nesne veya olay gördüğünde aynı şekilde tepki vermiyor. Tayfun'un en büyük ilgisi Trabzonspor ve futbol. Amatör maçlara, Trabzonspor'un maçı varsa stadyuma götürüyorum. Maç yoksa televizyondan geçmiş maçların kayıtlarını açıp izletiyorum. Güneş ise horonla ilgili bir görsel gördüğünde ilgisini oraya veriyor, mutlu oluyor."

Bütün imkanlarını çocuklarının tedavileri için kullandıklarını belirten Özer, ameliyatları için pek çok kez il dışına, haftanın 2 günü de rehabilitasyon merkezine gittiklerini anlattı.

Özer, Tayfun'un tedavisinin Kovid-19 salgını sürecinde aksadığını, kızının da aynı durumu yaşamasını istemediğini ifade etti.

Oğlunun çok fazla ameliyat geçirdiğine işaret eden Özer, "Birçok kez İstanbul'a, Ankara'ya gittik, geldik. Kas gevşetme, kalça ameliyatları oldu. Güneş'in de bir ameliyatı olacak. Allah nasip ederse, ayağının dönük olmasından ötürü ameliyat ettireceğiz. Şu anki sıkıntımız o. Varımız yoğumuz çocuklar. Elimizden geldiği, ömrümüz yettiği sürece bakabilirsek ne mutlu bize." diye konuştu.

- "Çocuklarım için yaşıyorum"

İmkanı olursa kızını yüzme kursuna göndermek istediğini aktaran Özer, şunları kaydetti:

"Yürümesine etkisinin olacağını düşünüyorum. Artık evde olduğum için kendileriyle ilgilenmeye daha fazla fırsat buluyorum. Bir kelime bile öğrenebildiğinde bizim için büyük mutluluk ve şanstır diyorum. Çocuklarım için yaşıyorum. Engelli olmaları yüreğimde çok büyük yaradır. Allah kimsenin başına vermesin, olanlara da Allah kolaylık versin."

Özer, çocuklarının tekerlekli sandalyeyle rahat girip çıkabilmesi için köydeki evinin girişine tahtadan köprü yaptığını, daha güvenli bir köprü yapılması için yetkililerden destek beklediğini sözlerine ekledi.