KÜLTÜR-SANAT

Psikolojik danışmanlar teknolojik bağımlılığın zararlarını tiyatroyla anlatıyor

- Trabzon'da bir araya gelerek tiyatro topluluğu kuran 16 psikolojik danışman, hazırladıkları skeçlerle dijital çağda ebeveynlerin çocuklarıyla yaşadıkları sorunları ele alıyor - Trabzon Araştırma Merkezi Rehberlik Hizmetleri Bölümü Başkanı Ümmühan Pekbüyük: - "İnsanlar izledikleri skeçlerde kendi yaşamlarından örnekler bularak 'Aa bu sahne aynı biz.' desinler diye tiyatro grubumuzun adını özellikle 'Bu Sahne Aynı Biz' koyduk"

Abone Ol

TRABZON (AA) - DUYGU AVUNDUK - Trabzon'da teknolojik bağımlılıkla mücadele için yazdıkları skeçleri sahneleyen psikolojik danışmanlar, ebeveynleri hem güldürüyor hem de düşündürüyor.

İl Milli Eğitim Müdürlüğü Trabzon Araştırma Merkezi Rehberlik Hizmetleri Bölümü Başkanı Ümmühan Pekbüyük, farklı ilçelerdeki okullarda görevli 16 psikolojik danışman ile geçen yıl "Bu Sahne Aynı Biz" adlı tiyatro topluluğunu oluşturdu.

Tiyatro ekibi, teknolojik aletlere bağımlılıkta çocuklarla ailelerin yaşadığı sorunlar ile okulda öğrencilerin karşılaştıkları akran zorbalığına ilişkin yazdıkları 4 skeci, geçen yıl Trabzon Devlet Tiyatrosu Haluk Ongan Sahnesi'nde seyirciyle buluşturdu.

Gösterilerini bu yıl Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezi'nde sahneleyen ekip, 2023-2024 eğitim öğretim yılında ilçelere de gitmeyi planlıyor.

Ümmühan Pekbüyük, AA muhabirine, aile eğitimlerine farklı bir bakış açısı getirmek için çaba sarf ettiklerini belirterek okulda gözlemledikleri sorunları tiyatro sahnesine taşıdıklarını söyledi.

Psikolojik danışmanların hiçbirinin tiyatro konusunda uzman olmadığına işaret eden Pekbüyük, "Ama çok keyifli oldu. Arkadaşların içinden başka cevherler çıktı. Çok daha yetenekli arkadaşlarımızın olduğunu gördük. Metinleri kendimiz yazık, kendimiz oynuyoruz. Trabzon Devlet Tiyatrosunda geçtiğimiz yıl iki kez sahne aldık, 800 izleyiciye skeçlerimizi sunduk." dedi.

Pekbüyük, İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Uygun'un verdiği destekle ilçelerde de skeçlerini sahneleyeceklerini belirterek hazırladıkları karekodu (QR kodu) sahne aldıkları salonun kapısına astıklarını, izleyicilerin uygulamayı kullanarak oyun sonrası görüşlerini kendileriyle paylaştığını anlattı.

- "Neyi amaçladıysak, neyi öğretmek istediysek hepsini almışlar satır aralarından"

Dijital bağımlılığı tiyatroyla anlatmanın ebeveynlerde olumlu etkiler oluşturduğunu ifade eden Pekbüyük, şöyle konuştu:

"Biz orada neyi amaçladıysak, neyi öğretmek istediysek hepsini almışlar satır aralarından. Etkili olduğunu, onların bize geri dönüşlerinden gördük. Bu da bizi çok mutlu ve motive etti. Bu yıl ve bundan sonraki yıllarda da oynamaya devam edeceğiz. İnsanlar izledikleri skeçlerde kendi yaşamlarından örnekler bularak 'Aa bu sahne aynı biz.' desinler diye tiyatro grubumuzun adını özellikle 'Bu Sahne Aynı Biz' koyduk."

Pekbüyük, kişilerin hayatlarında oluşan boşlukları dolduramadıklarından dolayı teknolojik aletlere bağımlılığın arttığını belirterek "Bilinçli anlamda kullanmayı başaramıyoruz çünkü birçok içerik var. Şu anda dijital araç gereçler dolgu malzemesi olarak kullanılıyor. Güncel olayları sergiliyoruz ki hep birlikte kendimize çekidüzen verelim." dedi.

- "Kendime de ders çıkarttım"

Akçaabat Güzel Sanatlar Lisesinde görevli psikolojik danışman Canan Acuner de insanların eğlenerek daha iyi öğrenebildiğine dikkati çekerek "Özellikle komediyi kullanarak bazı mesajları daha iyi verebildiğimizi düşünüyorum. Çok değişik bir proje oldu. Ben de hem anne hem de veli olarak çeşitli sorunlar yaşıyorum ve başa çıkmaya çalışıyorum." ifadelerini kullandı.

Soğuksu İstiklal İlkokulunda görevli Ömer Faruk Kahveci de eskiden elektrik, cep telefonu, kamera ve mikrofonun olmadığını anımsatarak "İnsanların birbirine ayıracak zamanı vardı. Şimdi her şeyimiz var, bir araya gelecek, sohbet edecek, zaman ayıracak en ufak bir vakit bulamıyoruz. Biz bu oyunlarda geçmişle geleceği bir araya getirerek, geçmişte insanların daha iyi iletişim kurduklarını anlatmaya çalışıyoruz." diye konuştu.

Kahveci, izleyicilere skeçlerden ders çıkartmalarını tavsiye ederek şunları söyledi:

"Oyunda rol diye oynadığımız şeyler gerçekten bizim başımıza geliyor. Ben de babayım, 3 çocuğum var. Eşim de rehber öğretmen, biz de yanlış davranışta bulunuyoruz. Telefonu alıp kenara çekiliyoruz, sonra da çocuklara sorumluluklarını hatırlatıyoruz. Çocuklarımız da 'Siz de bizim gibi yapıyorsunuz.' diyerek bizi uyarabiliyorlar. Kendime de ders çıkarttım."