Ordulu kadın tır şoförü Elif Akdoğan, hem hikayesi hem de ilham verici yanı ile sektördeki kadın gücünün örneği olarak büyük bir ilgi gördü.
Babası tır şoförü olan Elif Akdoğan, babası yanına yardımcı şoför arıyordu fakat aksi ve sinirli bir insan olduğundan yanında çok fazla kimse çalışmak istemiyordu. Elif Akdoğan'da kendisine destek olmayı önerdi. bir Babası başta bu fikre pek sıcak bakmasa da, sınavları geçip sertifikasını aldığında onu yanına aldı. Bu süreçte kadın olmanın avantajını yaşadığını ifade eden şoför, "Bana daha çok yardımcı oldular," diyor. Ancak mesleğin zorlu yanlarını da görmezden gelmiyor: uzun yolda yorgunluk ve uykusuzluk en büyük sıkıntılar arasında.
Yolda yaşadığı bir anısını paylaşarak, "Antalya’dan Trabzon’a süresi kısıtlı bir yük taşıyorduk, durmaya vaktimiz yoktu. Çok acıkmıştım, tam o sırada kırmızı ışıkta bir teyze gelip bana poğaça verdi. Açlıktan ölüyordum ve o poğaça gerçekten ilaç gibi geldi," diyerek tır şoförlüğünün sadece araç kullanmak olmadığını, insanlarla kurduğu bu tür bağlarla özel hale geldiğini belirtti.
Kadın şoför, erkek egemen bir sektörde kadın olmanın olumlu etkiler getirdiğini düşünüyor. "Kadınlar her ortama düzen getirir. Bizim sektörde de varlığımız, diğer şoförlerin davranışlarını bile değiştiriyor," diyor ve kadınların tır şoförlüğünde daha fazla yer alması gerektiğine inanıyor.
Ayrıca sektördeki iyileştirme alanlarına da dikkat çeken şoför, tır parklarında yeterli dinlenme ve hijyen olanaklarının olması gerektiğini belirtiyor. Kırmızı ışıklarda sayaç uygulamasının getirilmesinin kazaları azaltabileceğini ifade eden şoför, hamilelik sürecinde daha fazla mola vererek çalışmaya devam ettiğini, işin kendisi için hem bir tutku hem de bir geçim kaynağı olduğunu söylüyor.
Bu cesur kadın şoförün hikayesi, kadınların azim ve kararlılıkla her alanda başarılı olabileceğini bir kez daha gözler önüne seriyor.