ORDU TDED'DE; SÖZ'DEN SAZ'A,  MÛSİKÎ'DEN İRFÂN'A SANAT MECLİSİ...

Abone Ol

Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği olarak, adı üstünde; yerelden genele, ulusaldan küresele, kültür, dil, sanat ve edebiyâtımıza dâir faaliyetler yapmakla mükellefiz. Mûsikî de tüm bunların rûhu niteliğinde kültür ve sanatımızın en güçlü damarlarından. Hattâ daha bir ortak paydalığı ve de toplumsallığı bağlamında en toparlayıcı ve de etkili olanlarından biri de diyebiliriz.
 

RÛHUN MU, NEFSİN Mİ; İKİSİNİN DE Mİ?
"Müzik rûhun gıdâsıdır," yok, "nefsin gıdâsıdır" iddiâ, hüküm ve tartışmalarını değerlendirmeyi sonraya bırakarak olayımızı ele almaya çalışacağız.
 

GÖNÜL NAĞMESİ, REALİTE BOYUTU
Dolayısıyla bu söylemler etrâfındaki gelgitler ve de meselenin fıkhî boyutunu herkesin kendi telakkîlerine havâle ederek, mûsikînin bugün, aleyhte lehte herkesin gönül nağmesi olması, hattâ söyleyeceği söz boyutu teşkil etmesi realitesinden hareketle biz bu yılın faaliyet eksenine mûsikîyi aldık.
 

28 ŞUBAT'TAN BUGÜNE
Bu bizim, bilhassa 28 Şubat dönemlerinden bu yana, dertleşmek, söyleşmek, hâlleşmek, kederimizi de, sevincimizi de paylaşmak adına hep yapmak isteyegeldiğimiz bir şeydi. Nasîp bugüneymiş.
 

ÇARŞAMBA'DAN SALI'YA
Tam, duyuru hazırlarken İl Müftülüğümüzün, dâire âmirleri ve STK yetkilileri başta olmak üzere tüm ilgililerin de katılabildiği, Ordu Üniversitesi İlâhiyât Fakültesi hocalarının üstlendiği TEFSİR SOHBETİ programının Perşembe'den Çarşamba'ya alındığı haberi gelince, Ordu'nun geleneksel ÇARŞAMBA PAZARI'ndan esinlendiğimiz günü, önceki şifâhî duyurularımızı tashîhen salıya almak durumunda kaldık.
 

GENEL DUYURU, ÖZEL DÂVET
Duyuru metni gönderdiğimiz arkadaşlardan programa katkı vermek durumunda olan Hüseyin DİKÇİ Bey üstâdımızı ayrıca ve özellikle şöyle bir de not düşerek dâvette bulunduk:
 

MÂNÎ YOKSA GELİNE!
"Es'selâmü Aleyküm üstâdım. 
Programı bu akşama aldık; biline;
Bir engel yoksa geline;
Bir ses getirelim inşâllâh hep birlikte;
Ordu denilen, memleketin en güzel iline wes'selâm..."
 

İYİ BAŞLANGIÇ, GÜZEL TERENNÜM
Netîce olarak; geçtiğimiz salı akşamı programı başlattık. İyi bir başlangıç oldu. Herkesin bildiklerini terennüm edebildiği, duygularını seslendirebildiği bu kültür, sanat ve muhabbet halkasının gitgide, yuvarlanan kar kütüğü misâli büyüyeceği, ve hattâ buradan, ÖKSÜZ OZAN'ın, aşağıda metnini verdiğimiz -güfte ve bestesi kendine âit- eseri türünden, başka, yeni güzel sanat meyveleri devşireceğimize inanıyoruz.
Sözü uzatmadan, o günün sosyâl medya paylaşımıyla sizi başbaşa bırakıyoruz:
 

ORDU TDED'DE SANAT MECLİSİ BAŞLADI
Türkiye Dil ve Edebiyat Derneği Ordu Şûbesi'nin başlattığı 
"Sözden saza, Edebiyâttan Mûsikîye; FASL-I MUHABBET, SANAT AKŞAMI"
 programında Edebiyât ve Mûsikî eksenli SOHBET ve MUHABBET MECLİSİ'ne, Telât ÖKSÜZ'ün yazıp bestelediği ANNENİN ASKER OĞLUNA MEKTUBU isimli eseri damgasını vurdu. Sözleri şöyle:
 

* * * ŞEHİT ANASI OĞLUNA SESLENİYOR * * *
Askere gönderdim ben bir koçyiğit
Vatanın değeri sorulmaz oğul...
Yaralı, bir gâzi; ölenler şehit
Kan dökmeden vatan olunmaz oğul...
*
Ağlaşır analar yanar ciğeri
Vatan için ölür subayı-eri
Bu yolda ölenin cennettir yeri
Kaderin yazdığı bilinmez oğul...
*
Vatana kurbandır bedenin cismin
Haykırsan titreşir düşmanın hasmın 
Dağlara yazılmış destandır ismin
Yıkılsa da dağlar silinmez oğul...
*
Göklere hâkimdir şanlı bayrağın
Gölgesinde çağlar ırmağın, çayın
Şavkı vurmuş göle yıldızın, ayın
Dalgalanıp durur, yorulmaz oğul...
*
ÖKSÜZ OĞLAN söyler yürekten, candan
Gelir bir kör kurşun bilinmez yandan
Kur'ân'da söylüyor Yüce Yaradan
Şehitler yaşarmış, ölünmez oğul...
** Telât ÖKSÜZ **
 

SOHBET-İ ÂLEM'DEN, NİZÂM-IÂLEM'E
Ozan ÖKSÜZ ve Erol ERBAŞ'a bu özgün sunumlarından dolayı teşekkür ediyor, kendilerinden daha nicelerini dinlemeyi umuyor, her hafta salı akşamı yapılması plânlanan programın yeni isimler, i'lâ-yı kelimetullâh'tan nizâm-ı âlem'e millî-mânevî yeni eserler ve bunlar etrafında halkalanan coşkun katılımcılarla berâber gitgide daha zenginleşmesi ümîdiyle berâber cümleye sevgiler-saygılar sunuyoruz wes'selâm...