Rabbimiz mükerrem kılmışken seni
Bu lûtfu hafîfe alışın neden?
Kadrin müsâitken göğün katına
Gayyâ çukuruna dalışın neden?
“İstemeyiz, kalsın” der gibi sanki
Çağrıya bîgâne kalışın neden?
Akıl verilmemiş, fikirsiz gibi;
Kendini koy verip salışın neden?
Kitabı defteri koyup bir yana
Arsız havalardan çalışın neden?
Melekiyeti hiç hatırlamadan
Şeytani hazlarla gülüşün neden?
Açılıp-saçılıp çıkmak pazara
Kirli bakışları almak nazara
Nasıl bir şey böyle gitmek mezara?
Pervâsızca gidiş, gelişin neden?
Bizden bunları mı istiyor Mevlâ?
Kaynaşma, muhabbet; aliyyül’âlâ
Neden ortalarda yoksun ki hâlâ
Ağyâr ile hemhâl oluşun neden?
Doğrularla berâberlik bir emir
Kişi sevdiğiyle dîvâna gelir
Eğrilerle olanlara ne denir?
Başka vagonlara doluşun neden?
Etrafına bir bak, küffâr yekvücut
Zalâmda-zulümde tanımaz hudut
Yakışır mı gidip yanında saf tut
Kendini ellerden bilişin neden?
Safını bilmemek en büyük saflık!
Savunmaya kalkmak, lâfügüzâflık
Mü’mine yakışan Hak’tan taraflık
Parçanı bütünden bölüşün neden?
Korkmaz mısın yüzü kara varmaktan?
Huzûra ashâb-ı şimâl durmaktan!
Bıkmadın mı sevenleri yormaktan?
Dostları defterden silişin neden?
Nûrânî muzdarip bîgânelikten
Sorumsuzluklardan, dîvânelikten
İrade lâzımken sana çelikten
Pamuğu yeterli buluşun neden?
Söylediklerimi sanma hiç gazel!
Bunlar senin için; sevgine özel!
Sevaplarla gitmek varken ne güzel;
Kendini hüsrâna çelişin neden?
Hâlbu ki bu gidiş hiç iyi değil;
Dikkat etmeyeni çekmekte meyil!
Kalmak için sanki ebedî sefil;
Zaaflara secde kılışın neden?
Hakk'ın dergâhında herkese yer var;
Nasipsizler mahrum, gelen bahtiyâr
Cennete sığanlar gönle de sığar;
Güneşten kaçıp ta soluşun neden?