Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran’ın vahşice öldürülmesine ilişkin soruşturma devam ederken, olayın sır perdesi henüz tam anlamıyla aydınlatılamadı. Soruşturma sürecinde elde edilen telefon kayıtları ve sorgu sırasında verilen çelişkili ifadeler, şüpheleri giderek ağabey Enes Güran üzerinde topluyor.
Narin Güran’ın cinayetiyle ilgili yürütülen soruşturmada, aralarında anne Yüksel Güran, ağabey Enes Güran ve amca Salim Güran’ın da yer aldığı toplam 8 şüpheli tutuklandı. Bunun yanı sıra 4 kişi adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Türkiye’nin yakından takip ettiği bu korkunç olayda son gelişmeler, suçlu olarak ağabey Enes’in öne çıktığını gösteriyor.
Telefon Kayıtları Cinayetin Anahtarı Olabilir
Jandarma ekipleri tarafından şüphelilerin telefonları üzerinde yapılan incelemeler, yeni bulgular ortaya çıkardı. Araştırmalarda, anne Yüksel Güran ile amca Salim Güran arasında herhangi bir telefon görüşmesi veya mesajlaşma olmadığını ve hatta Yüksel’in telefonunda Salim’in numarasının kayıtlı dahi olmadığı tespit edildi. Buna karşın, telefon kayıtlarını ve mesajları silen tek şüphelinin Salim Güran olduğu ortaya çıktı. Salim Güran’ın olay sırasında ve sonrasında büyük amcasıyla çok sayıda telefon görüşmesi yaptığı da tespit edilen bir diğer önemli detay oldu.
Ceset Aile Kararıyla mı Yok Edildi?
Jandarma ekipleri, Narin’in kaybolduğu anlarda ve sonrasında Salim Güran’ın büyük amcasıyla gerçekleştirdiği telefon görüşmelerinin yanı sıra, Salim Güran’ın işçisi Mehmet Selim Atasoy ve oğlu Ramazan Atasoy’un da telefon görüşmelerine ulaştı. Elde edilen tüm bu deliller, cinayet şüphelisi olarak ağabey Enes Güran’ın öne çıktığını ve cesedin aile kararıyla taşeronlar aracılığıyla ortadan kaldırılmaya çalışıldığını düşündürüyor.
Soruşturmanın derinleşmesiyle birlikte cinayetin ardındaki sır perdesi giderek aralanıyor, ancak olayın tam olarak nasıl geliştiği ve kimlerin ne derece suçlu olduğu ilerleyen günlerde netleşecek.