HATIRALAR! HATIRALAR!

Abone Ol

Evet değerli dostlar! Kaldığımız yerden devam edelim. Rahmetli babama 13 Eylül tarihinde bankaya 700 TL yatırmasını söylediler fakat 13 Eylül Pazar gününe rast geldiği için para yatırmaya gidemedik, har manda da fındık serili, Babam " iki günden ne olacak çarşamba günü gideriz" deyip iki günde kendi ekledi 15 eylülde gittik Samsun'a doğru bankaya, bankadaki memur " okuldan bir evrak getirin" dedi. Okula gittik babam Müdürden evrak istedi (Allah rahmet eylesin NAZIM ŞARDAĞ isimli bir müdürümüz vardı. Aslında çok iyi bir insandı fakat o gün heyheyleri tutmuş.) "Siz 13 eylülde niçin parayı yatırmadınız yatılıda yer kalmadı." diyerek evrakı vermedi. Rahmetli babam ısrar ediyor, Müdür Bey evrak vermiyor iki saat böyle cebelleştiler fakat müdür bey bir türlü evrakı vermiyor. O arada yine Çarşambalı bir vatandaş; babama nereli olduğumuzu sordu babamda Ünyeli olduğumuzu söyleyince aynı vatandaş " Ben dün de buradaydım burada Ünye vaizi bir çocuğu kaydettirdi" diye söyledi. Ünye’de bir vaizimiz vardı adı rahmetli Mustafa Özay Çarşambalı idi okulda bir arkadaşı varmış müdür muavinimiz olan rahmetli Mehmet Şahin kaydettirdiği çocukta kendi çocuğuymuş. Haydar Özay, Bunu duyan babam hemen " Haydi Ünye’ye gidelim" dedi ve okuldan ayrılıp Samsun Cumhuriyet meydanına indik bir köftecide karnımızı doyurup Ünye yazıhanesine gittik Arabanın kalkmasına bir saat var, Rahmetli Babam bana "sana gel heykeli göstereyim" deyip hemen meydanın karşısında olan parka götürdü arabanın kalkış saatine kadar biraz oyalandık daha sonra arabaya bindik otobüste yerimiz şoförün hemen arkasındaki koltuk. Arkada taraflarda yaşlıca bir kadın yanın da orta yaşlarda bir kadın oturuyorlar yaşlıca olan kadın başladı Gürcülerin aleyhine atmaya babam bir geri baktı bir şey söylemedi fakat yanındaki kadın babamı işaret ederek "Gürcülerin aleyhinde atmayın bu amcada Gürcü’dür" dedi Babam esprili bir kişiliğe sahipti, koltukta şöyle bir yarım sağ yaptı ve " Ah! ah! Rahmetli babam sağ olsaydı bu valideyi babama alırdım o zaman Gürcülerin aleyhinde konuşmazdı, Ne çare ki babam vefat etti" herkes gülüşüyor Rahmetli babam devamla "Adamın biri ne demiş biliyor musunuz: Türklere gittim yedim çorba oldum zorba, Kürtlere gittim yedim yoka, Allah c.c. evlerini yıka, Çerkezlere gittim yedim pasta oldum hasta Gürcülere gittim yedim lobyayla di( Gürcü fasulyesi ile mısır ekmeği) Anca geldi ağzımın tadı" Tabi otobüste bir kahkaha koptu geri baktım yaşlı kadın da katıla katıla gülüyor. Tam karşımızdaki koltuklarda iki kişi oturuyor ama tabiri caizse izbandut gibi adamlar, biri babama döndü " Haydi o teyze sana dokunda cevabı verdin biz Çerkez’iz bizim ne suçumuz vardı da bizi de kattın?" Babam "kurunun yanında yaşta yanar" otobüs halkı babama "hele bi daha de" diye ısrar etillerde babam söylemedi.

Evet Değerli dostlar! bugünlükse bu kadar.

Cenabı Hakk tutuğumuz oruçlarını, teravihlerinizi ve diğer ibadetlerinizi kabul eylesin. Âmin.

Selam ve dua ile hoşça kalınız.