SPOR

Bilek güreşinde tarih yazdı, madalyasını babaannesine hediye etti

MOLDOVA’DA DÜZENLENEN DÜNYA BİLEK GÜREŞİ ŞAMPİYONASI’NDA 8. KEZ DÜNYA ŞAMPİYONU OLAN MİLLİ BİLEK GÜREŞÇİSİ ŞÜKRİYE YILMAZ, MADALYALARINI NENE HATUN’A BENZETTİĞİ VE SENEM HATUN OLARAK TANINAN 84 YAŞINDAKİ BABAANNESİNE ARMAĞAN ETTİ.

Abone Ol

Moldova’da düzenlenen Dünya Bilek Güreşi Şampiyonası’nda 8. kez dünya şampiyonu olan milli bilek güreşçisi Şükriye Yılmaz, madalyalarını Nene Hatun’a benzettiği ve Senem Hatun olarak tanınan 84 yaşındaki babaannesine armağan etti.

16-24 Ağustos 2024 tarihleri arasında 60 ülkeden bin 500 sporcunun katılımıyla Moldova’da gerçekleştirilen Dünya Bilek Güreşi Şampiyonası’nda genç kadınlar 55 kilogram kategorisinde sağ ve sol kolda dünya şampiyonu olan Şükriye Yılmaz, bu başarısıyla 9 yıllık bilek güreşi kariyerindeki 8. dünya şampiyonluğunu elde etti.

Spora ilk başladığı yıllarda “Erkek sporu yapamazsın” diyenlere aldırış etmeden başarı merdivenlerini tek tek çıkan milli sporcu kendini kanıtlayarak kadın sporculara da örnek oldu.

Bilek güreşi sporuna başladığı ilk yıllardan bu yana Gümüşhane’nin Hasköy köyünde yaşayan babaannesinin kendisine destek olduğunu ifade eden Şükriye Yılmaz, son şampiyonluğunu ise kendisinin ve karakterinin gelişiminde büyük payı olduğunu ifade ettiği babaannesi Senem Yılmaz’a hediye etti.

Karakterinin Nene Hatun’a benzediğini ifade ettiği ve köyde Senem Hatun olarak tanınan babaannesinin yaşadığı Hasköy köy evine giden milli sporcu, babaannesinin elini öperek madalyasını hediye etti.

“Spor hayatımda babaannemin karakterini örnek aldım”

Bilek güreşi sporunda elde ettiği 8. dünya şampiyonluğunu karakterini örnek aldığı babaannesine hediye etmenin gururunu yaşadığını aktaran milli sporcu Şükriye Yılmaz (23), “Bilek güreşi sporuna başlamam çok ilginç oldu çünkü benim branşım hentboldu. Daha sonra hocalarım ve çevremin beni yetenekli görmesi nedeniyle bilek güreşi sporuna yöneldim. Ailem ilk zamanlarda erkek sporu diyerek pek destek çıkmıyordu, bu konuda biraz canım yandı ama şu an o dikenli yolları geçmiş bulunuyorum. Kız çocuğu ve kapalı olduğum için yapamayacağımı düşünenler oldu ama ben bu engelleri aştığımı düşünüyorum. Ben bu engelleri aşınca ailem de benimle beraber yıktı ve artık dereceler gelmeye başladı. Onlar da destek olmaya devam ediyorlar. Babaannem benim küçüklüğümden beri karakterimde çok izi olan birisi. Köyümüzde çok hükümet kadın olarak bahsedilir. Spor hayatımda da onun karakterini örnek aldım. Annem ve babaannemden güç aldım. Erkek sporu ama sen yapabilirsin diyerek beni daha çok desteklediler. Bu zamana kadar Nene Hatun’un torunlarıyla geldik, onlarla büyüdük. Artık Senem Hatun’un da torunları var burada. İnşallah böyle gidecek ve daha nice dünya şampiyonluklarımız olacak. Bu karakterimin oturmasında çok emeği olan kişiliğinden çok örnek aldığım için dünya şampiyonluğumu babaanneme hediye etmek istiyorum. Bu nedenle yetiştiğim köy evindeyim” dedi.

"Torunumla gurur duyuyorum"

Şükriye’nin küçük yaşlardan beri çok kuvvetli olduğunu belirten Senem Yılmaz (84), “Benim kızım küçüklükten beri çok karakterliydi, çok güçlüydü. Spora başladı, biz de ona destek olduk. O da şampiyon oldu. Ben onun babaannesiyim, onunla gurur duyuyorum” diye konuştu.

“Kızımı paşa paşa gönderiyorum, gururla karşılıyorum”

Kızını bilek güreşine başladığı ilk yıllarda bu sporu yapmasını istemediğini ama kızının azmini görünce onun en büyük destekçilerinden biri olduğunu aktaran anne Gülseren Yılmaz ise, “Şükriye çok zeki bir kızdı, tuttuğunu koparırdı. Başta ben bilek güreşi yapmasını istemedim. Daha sonra baktım çok başarılı ve destek oldum. Son olarak yine dünya şampiyonu oldu gurur duyuyorum onunla. Artık kızımı paşa paşa gönderiyorum, gururla karşılıyorum” ifadelerini kullandı.