BENİM SADIK YÂRİM

Abone Ol

Baba, içimde bir sıkıntı var, sanki göğsüme deve oturmuş beni boğuyor, sırtımda bir çuval taşısam bu kadar yorulmam, beni perişan ediyor, ağzımın tadı gaçtı. Ne yediğimden ne içtiğimden tat alıyom.
Oğul insan huzuru kendisinde bulamazsa ona başka yerde rastlaması beyhudedir. Huzur insanın göynündedir, sinesindedir, sazındadır, sözündedir. Yüzü gülenin sözü güzel olur. Gönlü huzursuzun suratı turşu satar.."

"Sazımı alıp diyar diyar gidesim var baba....

Oğul nereye gidiyorsun, kimden gaçıyorsun; gittiğin yere kendini götürmeyecek misin?
İnsan kendinden gaçamaz.
Oğul, kendinden gaçma, başkasının derdine hamallık yapma.
Hamal gibi yük taşıma, ihtiyacından fazlası yüktür. Kimsenin derdini üstüne alma....

"Kimse beni baanmıyor Baba...
Kör Veysel aşağı, kör Veysel yuhari..."

"Elin sözüne değil, yüreğinin sesine kulak ver, oğul...
İnsanların seni sözleriyle yaralamasına fırsat verme kör olmak yetmez kem sözlere de sağır olmak gerekir. Evlat ya gel ol, ya öl git. Ol ki ölmeyesin... 
Olmayan ölür, olan ölümü öldürür"
Eyvallah baba....
Vurarah düşman öldürülmez, dik durarah öldürülür,
Unutma ne attan düşmeyen kumandan ne yenilmedik ordu vardır. Önemli olan düşsende tez elden ayağa kalhmahtır.
Düşüp düşmanları sevindirme, ayağa galh dostların sevinsin...

Aşık Veysel’e İstanbul’da bir doktor haber yollar kendi Hastanesinde ameliyat ettirip gözlerini açtırayım. Aşık Veysel ilgisine çok teşekkür eder velakin Benim Dünyam o kadar güzel ki müsaade edin ben o güzellikler içinde yaşayayım. Bu hadiseden hepimizin öğreneceği nice dersler var;
Güzelliğin on para etmez 
Bu bendeki aşk olmasa 
Eğlenecek yer bulaman 
Gönlümdeki köşk olmasa
der.
 Asıl güzellik insanın iç alem güzelliği..
İnsan, yaklaştığınca yaklaştığından ayrı;
Belli ki; yakınımız yoktur Allah'tan gayrı. 
(Necip Fazıl Kısakürek)

Dost Dost Diye Nicesine Sarıldım
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır
Beyhude Dolandım Boşa Yoruldum
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Her Kim Ki Olursa Bu Sirr-İ Mazhar
Dünyaya Bırakır Ölmez Bir Eser
Gün Gelir Veyseli de Bağrına Basar
Benim Sadık Yarim Kara Topraktır

Binbir ismin birinden tut 
Senlik benlik nedir sil at 
Tuttuğun yola doğru git 
Yoldan çıkıp olma asi

Cümle canlı hep topraktan 
Var olmuştur emir Haktan 
Rahmet dile sen Allah’tan 
Tükenmez rahmet deryası

Veysel sapma sağa sola 
Sen Allah’tan birlik dile 
İkilikten gelir bela 
Dava insanlık davası...
                     
Aşık Veysel ve Fikret Kızılok Arasında Geçen Bir Hikaye;

Fikret Kızılok gençlik yıllarında bir plak çıkarmak ister. Çıkaracağı plağa, büyük usta Aşık Veysel'in 'Söyle Sazım' ve 'Yumma Gözün Kör Gibi' adlı iki eserini de seçer. Gazeteci arkadaşı Arda Uskan'la Aşık Veysel'in Sivas- Sivrialan'daki köyüne giderler. Arda Uskan röportaj yapacak, Kızılok da şarkıları için izin isteyecektir. İki gün kalırlar o evde...
Aşık Veysel, bir gece gözlerinin nasıl kör olduğunu anlatır onlara;
"Tek gözüm zaten görmüyordu. 'Kırlangıç Uşağı' diye seyyar doktorlar vardı. Onlar göz açarlardı, göz doktoruydular. Babam rahmetli, gösterdi, baktılar. 'Sağ gözü ışık görüyor, üzerindeki perdeyi alırsak açılır. Akdağmadeni'ne getir, orada tedavi edelim' dediler. Onlar gittiler, bizde bir sevinç fakat fakirlik var. Babam para bulacak da götürecek, açtıracak! O arada öküzün önünden saman irisini, tozunu, toprağını temizlemek için ahıra girdik. Öküz bağlıydı. Hayvan kafasını böylesine sallayınca boynuzunu tam gözümün üstüne vurdu. Sağ gözüm de aktı gitti. O ışık da kayboldu."
Ardından Aşık Veysel susar, Kızılok eline gitarını alır ve çalmaya başlar. Sonra bir cesaret büyük ozandan şarkılarını ister. Cebinde sadece 250 kuruş telif parası vardır.
Aşık Veysel gülümser; "O parayı al şirketine götür, gazoz parası yapsınlar. Ama sen güzel söylüyorsun oğlum. İstediğin şarkımı kullanabilirsin'' der.
Bu sözlü anlaşmadan birkaç ay sonra Fikret Kızılok'un ilk plağı çıkar. Plak satış rekorları kırar ve Kızılok Altın Plak kazanır. Kazandığı Altın Plak'ı götürüp ustasına, Aşık Veysel'e hediye eder.
Aşık Veysel 21 Mart 1973'de hayatını kaybettiğinde, Kızılok, ''Ustam öldü, toprak oldu. Ustamın parmaklarına değen bu sazın da toprak olması gerekir. Artık ona can veren parmaklar yok'' diyerek Veysel'in mezarı başında sazını kırar.
Ve bir süre müziğe veda eder.
Aşık Veysel, Türkiye'nin gelmiş geçmiş en büyük halk ozanlarındandır. 
Ustaya Saygıyla….
Aziz Erdoğan’ın ustalık eseri “Benim Sadık Yârim” den  bir alıntı .

Cuma gününün hayrı ve bereketi sizlerle olsun.   Rabbimiz, -tövbemizi, -zikrimizi, -şükrümüzü,  -ilmimizi, -irfanımızı, -iyiliklerimizi arttırsın.