Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de koronavirüs salgını ile etkin mücadele sürüyor. Yeni normalleşme sürecinin ardından tatil sezonunun açılması ve yaklaşan Kurban Bayramı nedeniyle vatandaşların bu dönemde ekstra dikkatli olmaları gerekiyor. Tatil beldeleri doldu ve vatandaşlar bu bölgelerde kent içindeki kadar dikkatli olmayabiliyor. Yeni normalleşme sürecinin devreye girişiyle, yaklaşık 3 ay süren sıkı kısıtlamalar Haziran başı itibarıyla kalktı. Ancak biz yine de tedbirleri elden bırakmamalıyız. Yazın gelişi ve havaların ısınması ile birlikte koronavirüsün de etkisini kaybettiği yönünde bir algı var, ancak bu henüz doğruluğu kanıtlanmış bir bilgi değil.
İstatistiklere bakıldığında ülkemizde koronavirüsün bulaştırıclığının azaldığını gözlemledik ancak yine de tamamen tehlike geçmedi. Yaz geldi diye rehavete kapılarak sosyal mesafe, maske kullanımı ve kişisel hijyen gibi hayati önlemleri ihmal etmemeliyiz. Önlemlere uyulmadığı takdirde ikinci dalga riskinin yaşanabileceğini aklımızdan çıkarmamalıyız.
BU UYARILARA DİKKAT
31 Temmuz-3 Ağustos arasında kKurban Bayramını kutlayacağız.Toplumumuzda bayramların yeri çok özeldir. Dolayısıyla da hepimiz yakınlarımızla, sevdiklerimizle bayramda bir araya gelmek isteriz. Ancak bir hekim olarak benim önerim, vatandaşlarımızın ev ziyaretleri yerine; açık ve sosyal mesafenin korunabileceği alanlarda, direkt temastan kaçınarak bayramlaşmalarıdır. Mezar ziyareti yapmak isteyen vatandaşlarımız da yine kalabalık olmayan saatlerde mezarlıklara gitmeli. Hatta bayram arifesi ve ilk günü yoğunluk olabileceğinden bayram öncesinde mezar ziyaretlerinin sabah erken saatlerde gerçekleştirilmesi daha uygun olabilir. Öte yandan bayramda tatil beldelerine gidecek olan vatandaşlarımıza da girdikleri havuzun dezenfeksiyonundan emin olmalarını, havuz içinde ve dışında sosyal mesafe kurallarına uymalarını, mümkünse kendi özel havlu ve plaj eşyalarını kullanmalarını, şezlonglar arası mesafenin en az 1,5 metre olmasına dikkat etmelerini önerdi. Dr. Işık, yine plaj ve havuz etrafında bulunan duş başlıkları, tuvalet kapıları, musluklar ve şezlongların temas açısından riskli bölgeler olduğu ve bu bölgelerin sık dezenfekte edildiğinden emin olmaları gerektiği ve sık dokunulan bölgelerin kullanımından sonra el yıkamanın gerekliliği hakkında uyardı.