AK Parti'den Samsun milletvekili adayı Muş, Şehit Ömer Halisdemir Salonu'nda düzenlenen programda, Türkiye'nin bir belirsizliğe ve bilinmeyene savrulmasına asla müsaade etmeyeceklerini söyledi.
Türkiye'yi zenginleştirmek ve güçlendirmek, ülkenin refahını artırmak istediklerini belirten Muş, "Devlet yönetmek ciddiyet isteyen bir iş. Sadece Erdoğan karşıtlığı üzerinde bir ittifak oluşturarak, 'Erdoğan gitsin biz bir şekilde bakarız yolumuza' demekle memleket idare edilmiyor, son kertede bütün fatura vatandaşa çıkıyor. Türkiye, koalisyonların acısını 2001'deki bankacılık kriziyle yaşadı." dedi.
Türkiye olarak 2022'de enerjiye 100 milyar dolar ödendiğine işaret eden Muş, şöyle devam etti:
"Türkiye, Karadeniz doğal gazını sisteme entegre etti, şimdi bunu daha da geliştireceğiz, kapasitesini artıracağız. Aynı zamanda Türkiye'nin petrol tüketimi 800 bin ile 1 milyon varil arasında. Türkiye 80 bin varil üretiyor gündelik, takriben ihtiyacının yüzde 10'unu üretiyor. En son yapılan keşif günlük 100 bin varil üretim, dolayısıyla Türkiye'nin üretimi günlük 180 bin varile çıkıyor. Türkiye şu an kendi üretimiyle ihtiyacının yüzde 20 ila 25'ini üretebilecek duruma geldi. Terörün, eşkıyalığın, şiddetin olduğu, istikrarın olmadığı yerde bu çalışmayı yapabilir misiniz? Orada sondaj vurabilir misiniz? Ekibinizi götürebilir misiniz? Doğal gazdaki sondaj gemilerinde çalışan mühendisler, teknikerlerin hepsi bu milletin kendi evlatları. Dolayısıyla veriyi bizimkiler alıyor, analiz ediyor, birebir kendimiz kuruyoruz bu sondajı."
"Biz 40 yıl neyin mücadelesini verdik"
Türkiye'de CHP'nin seçimi kazanmayacağını bildiğini dile getiren Muş, "Yanına İYİ Partiyi alıyor ve diğer partilerle üstten hesaplasan yüzde 35 oy oranı ediyor. Ne yapması lazım? 50 artı 1 lazım, yanlarına kimi alması lazım? HDP'yi alması lazım, başka kimse yok. Diyorlar ya, 'PKK ile yan yana gelenin Allah belasını versin.' Bin belasını versin değerli arkadaşlar. Bir kere değil, bin kere versin. Kazanma ihtimali yok. 40 yıl PKK özerklik için terör eylemleri yaptı, alamadı, şu an paralize edilmiş vaziyette. Devletin imkanları güçlü, Allah'a şükür eylem yapamaz haldeler. Bu devlet, bu millet bunu bu noktaya getirdi. Adamlar açık açık söylüyorlar, 'özerklik istiyoruz' diyorlar. Biz 40 yıl neyin mücadelesini verdik." ifadelerini kullandı.
Muş, Samsun'u ekonomik olarak daha ileriye taşıyacak çalışmalar yürüttüklerini anlatarak, "Samsun'da Orta Karadeniz Serbest Bölgesi'ni yaptık, hızlıca faaliyete geçecek. Buranın önemli bir limanıyla beraber üretim merkezine kavuşturmuş olacağız. Samsun yeni organize sanayi bölgesi var. Epey zamandır belli bir noktaya getirmişlerdi, dün itibarıyla onun da tapuları Organize Sanayi Müteşebbis Heyetine devredildi. İnşallah şimdi oranın müteşebbisi hızlı şekilde sanayiciye devrini sağlayacak. Orası da bizim için önemli bir üretim üssü haline gelecektir." diye konuştu.
Samsun'u önemli bir tarım merkezi, önemli bir ticaret merkezi haline getireceklerini vurgulayan Muş, şöyle konuştu:
"Bu şehir ülke ihracatından şu an yüzde 0,6 pay alıyor. Bunu önce yüzde 1'e, sonrasında da yüzde 2'ye çıkaracağız. Bugünkü rakamlarla yüzde 2'ye çıkardığımız an, Samsun'un ihracatı tek başına 5 milyar dolara çıkar. Dolayısıyla insanlar doğduğu, büyüdüğü yerde ekmeğini kazanabilecek, hayatını idame ettirecek. Belki bir yerde çalışanlar işletme kuracak, o kadar sanayi tesisinin olduğu bir yerde mutlaka onlara üretim ve destek olacak firmalar ortaya çıkacaktır. Samsun'un bütün ovalarını gözümüz gibi koruyacağız. Burada kesinlikle tavizimiz yok. Plansız yapılaşmaya ovalarda müsaade etmeyeceğiz. Tarımsal üretimi sekteye uğratacak hiçbir şeye müsaade etmeyeceğiz ama bir taraftan da kayalık, çorak, üretim yapamadığımız yerleri sanayiye kazandıracağız. Türkiye'nin geleceği aydınlıktır. Güçlü bir ülkedir. Bizim dönemimizde gerçekten çok güçlenmiştir, daha da güçlenecektir, bundan şüpheniz olmasın."
Programa Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, Trabzon Dernekler Federasyonu Başkanı İsmail Şatıroğlu da katıldı.