EKONOMİ

26. ASPA Konferansı Teknopark İstanbul'un ev sahipliğinde yapıldı

- Teknopark İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Metin Yerebakan: - "Tarihi İpek Yolu'nun bizlere kazandırdığı bu eşsiz mirası, günümüzün teknoloji parklarına yansıtarak dünyamızı heyecan verici bir geleceğe hazırlıyoruz" - Teknopark İstanbul Genel Müdürü Muhammet Fatih Özsoy: - "Geçmişte zenginliğin ve kültürün ana yolu olan İpek Yolu'nu, şimdi teknoloji ve bilgi transferinin ana yolu yapmayı hedefliyoruz"

Abone Ol

İSTANBUL (AA) - Teknopark İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Metin Yerebakan, bilinmeyeni keşfetme, ekonomik etkileşim, kültürel alışveriş ve bilgi transferi, teknoloji parkları arasında kurdukları "İpek Yolu"nun da temelini oluşturduğunu belirterek, "İpek Yolu, farklı dünyaları bir araya getiren bir ağdır ve biz de bu ağın birer halkasıyız." ifadelerini kullandı.

Teknopark İstanbul'dan yapılan açıklamaya göre, Teknopark İstanbul, Asya'nın önde gelen teknoloji şirketleri ve teknoparkları ile Türkiye'nin seçkin üniversitelerinin katılımıyla gerçekleşen 26. Asya Bilim Parkları Birliği (ASPA) Konferansı'na ev sahipliği yaptı.

Teknopark İstanbul Turgut Özal Etkinlik Merkezi'nde düzenlenen konferansa Güney Kore, İran, Tayland, Moğolistan, Tayvan, Vietnam ve Malezya'dan temsilciler katıldı.

- "Dünyamızı heyecan verici bir geleceğe hazırlıyoruz"

Açıklamada toplantıdaki açılış konuşmasına yer verilen Teknopark İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yerebakan, İpek Yolu'nun eski çağlardan günümüze uzanan köklü geçmişiyle farklı kültürlerin etkileşimini ve zenginliğini yansıtan bir anlam taşıdığını, bu yolun önemli noktalarından biri olan İstanbul’da böyle anlamlı bir toplantıya ev sahipliği yapmaktan dolayı mutluluk ve gurur duyduklarını belirterek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Tarihi İpek Yolu'nun bizlere kazandırdığı bu eşsiz mirası, günümüzün teknoloji parklarına yansıtarak dünyamızı heyecan verici bir geleceğe hazırlıyoruz. Bilinmeyeni keşfetme, ekonomik etkileşim, kültürel alışveriş ve bilgi transferi, teknoloji parkları arasında kurduğumuz 'İpek Yolu'nun da temelini oluşturuyor. İpek Yolu, farklı dünyaları bir araya getiren bir ağdır ve biz de bu ağın birer halkasıyız. Bu model, geçmişin mirasını geleceğin teknolojisiyle birleştirme yeteneğiyle birlikte teknoloji dünyasına liderlik eden bizler için iş birliklerimizi geliştirmek, sinerjimizi artırmak ve 'İpek Yolu' yaklaşımı ile iyi bir dünya inşa etme yolculuğunda hepimize ilham kaynağı olacaktır."

Teknopark İstanbul'un Türk savunma sanayinin ileri teknoloji merkezi konumunda yer aldığını vurgulayan Yerebakan, 3 bin 286 milli proje üzerinde çalışmaların sürdüğünü hatırlattı.

Yerebakan, "Bugün burada Asya'da bulunan teknoparkların temsilcileri aramızda. Onların da çok iyi bildiği üzere bizim gibi teknoloji üsleri için en önemli başlıklardan biri 'sinerji'dir. Kendi üslerimizde şirketler ve kurumlar arası sinerjiyi oluşturduğumuz gibi bunu global ölçekte ya da Asya'mız ölçeğinde de inşa etmemiz gerekmektedir. Bir arada işler yaparak çok daha olumlu sonuçlar elde edebiliriz. Teknopark İstanbul, teknoloji dünyası açısından doğu ile batıyı birleştiren bir köprü konumunda bulunuyor. Gerçekleştireceğimiz her ortaklık, bilgi akışını güçlendirdiği kadar teknoloji ticaretini de güçlendirecektir." açıklamasında bulundu.

- "Bilgi paylaşımıyla ülkeler ve şirketler arası projelerin hızlanmasına, güçlenmesine yardımcı olabiliriz"

Teknopark İstanbul Genel Müdürü Muhammet Fatih Özsoy da Teknopark İstanbul'un, tarih boyunca çeşitliliğe kucak açan İstanbul şehri gibi farklı ülkeleri, farklı milletleri ve farklı kültürleri barındıran bir yapıya sahip olduğuna dikkati çekerek, İpek Yolu temasının İstanbul'da konuşulmasının önemine işaret etti.

Özsoy, bugün İpek Yolu'ndan alınan ilhamla incelikle planladıkları projelerini, modern teknolojinin karmaşıklığı ve küresel etkisi altında paylaşmak için çabaladıklarına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Tarihsel İpek Yolu'ndan modern İpek Yolu Projesi'ne geçiş aslında teknoloji ve inovasyonun ticaret, kültür ve yaşam tarzlarında oluşturduğu değişimdir. Orada İpek Yolu'nun geçmişten geleceğe nasıl evrildiğini ve teknolojinin bu evrimdeki rolünü görürüz. Geçmişte zenginliğin ve kültürün ana yolu olan İpek Yolu'nu, şimdi teknoloji ve bilgi transferinin ana yolu yapmayı hedefliyoruz. Bugün sahip olduğumuz kabiliyetler ve hız çok daha ileri seviyede, dolayısı ile Japonya'da ortaya çıkan bir gelişmeyi, doğru paylaşım ve işbirlikleriyle çok hızlı bir şekilde İstanbul'da da hayata geçirebiliriz."

ASPA yapılanmasının önemini vurgulayan Özsoy, İpek Yolu yaklaşımının yalnızca teknoloji transferi için değil, teknoloji ticareti için de kullanılabileceğini kaydetti.

Özsoy, teknoloji üreten tüm firmalar için "Know-How"un son derece değerli olduğunu aktararak, "Bilgi paylaşımıyla ülkeler ve şirketler arası projelerin hızlanmasına, güçlenmesine yardımcı olabiliriz. ASPA ve benzeri etkinlikler bizler için biraz da işbirliklerimizi inşa ettiğimiz, fikirlerimizi paylaştığımız, ortak iş yapma becerilerimizi geliştirdiğimiz ilham veren, güzel fırsatlar." değerlendirmesinde bulundu.