TÜRKİYE'DE İŞSİZLİK

Türkiye'de işsizlik, resmi olarak Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından Uluslararası Çalışma Örgütünün hesaplama yöntemini kullanılarak işgücü ve işsizlik istatistiklerinin araştırılıp raporlanmasıyla saptanır.

Türkiye Ağustos 2021 tarihli Eurostat raporuna göre Avrupa'da 32 ülke arasında İspanya ve Yunanistan'ın ardından en yüksek işsizlik oranına sahip 3. ülke konumundadır.

2020 yılı OECD verileri Türkiye'nin Avrupa ülkeleri arasında ortalama 45,6 saat ile (ulusal yasal standart çalışma saati 45'tir) en yüksek çalışma saatlerine sahip birinci ülke durumunda bulunduğunu belirtmekte.

Çalışma saatlerinin azaltılması ve işsizlik arasındaki olumlu korelasyona karşın işsizlik ile mücadele kapsamında çalışma saatlerinin azaltılması bağlamında herhangi bir girişim yoktur.

2018 yılına ait Eurostat araştırmasına göre Yükseköğretim mezunlarının işsizlik oranında Türkiye yüzde 9,8 ile 35 ülke içinde 5. sırada yer almakta. 35 ülke içinde yükseköğretim ve ilköğretim mezunları arasında farkın eksi olduğu tek ülke Türkiye'dir.

İŞSİZLİĞİN NEDENLERİ

  • Şirketlerin maliyet odaklı yaklaşımları: Kalite odaklı yaklaşımda maliyetleri bir miktar artırmayı göze alarak detaylı planlama ve üretim yapılır. Türkiye'deki işletmeler ise standart bir işi yaparken maliyetleri olabildiğince düşürmeyi tercih etmekte, bu da çoğu zaman kalite ve işgücünden feragat ederek karşılanmaktadır. Bu durum da kişi başına çalışma saatlerini yükseltirken, iş başına çalışan sayısını düşürmektedir.
  • İşverenlerin çalışanlara dair vergi ve prim yükünü yüksek bulması: Bazı ülkelerde çalışanların vergi ve primleri yine çalışanların kendisi tarafından hesaplanıp karşılanmakta, işverenin mali olarak tek yükü maaş ödemeleri olmaktadır. Türkiye'de ise bu konuda uygulanan mevzuatlar bu tip ödemeleri işveren tarafında da oldukça yoğun biçimde uygulamakta, dolayısıyla işverenler bu tip maliyetleri de göz önünde bulundurarak çalışan sayısında kısıntıya gitmektedir.
  • Dezavantajlı grupların işgücüne katılımı: Kadın, engelli, vb. cinsiyet ve toplumsal sınıfların işgücünde dezavantajlı olduğu dönemden eşit haklara sahip olduğu döneme geçişin 2008 sonrasında hız kazanmasıyla, bu konuda çalışmalar yapan diğer ülkelerin daha uzun zamana yaydığı süreç Türkiye'de dar bir zaman dilimine sıkışmıştır.
  • Yüksek genç nüfus: Gelişmiş ülkelere oranla yüksek sayıda genç nüfusa sahip olan Türkiye, aynı oranda üretim ve istihdam büyümesi sağlayamamaktadır.
  • Eğitim sistemi: Türkiye'de eğitim sisteminin kalifiye eleman yetiştirme odaklı olmaması, dünyadaki güncel gelişmelere yavaş ayak uydurması gibi etkenler, ulusal çıktıları ve işgücünü dünyada daha az rekabetçi hale getirmekte, bu da istihdam ve üretim artışının yeterli oranda sağlanamamasında başlıca sebebi teşkil etmektedir.

Gencler Issiz Umutsuz Ve Kaygili 1113818 5

Buna göre, 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2024 yılı Şubat ayında bir önceki aya göre 109 bin kişi azalarak 3 milyon 78 bin kişi oldu.

İşsizlik oranı ise 0,3 puan azalarak yüzde 8,7 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 7,3 iken kadınlarda yüzde 11,3 olarak tahmin edildi